size şöyle söyleyeyim, sadece türkiyenin değil, bütün müslüman ülkelerin fantezisidir bu. buna rağmen bütün müslüman ülkelerin liderleri, iktidara geldikleri andan itibaren israilli yetkililerle karşılıklı anlaşır, tokalaşırlar. ondan sonra görevlerine devam eder ve israil hakkında bol keseden atıp tutarlar. icraat yoktur, olamaz da. abdülnasırdan ve enver sedattan beri bu böyledir.
bizim ülkede en çok konuşulup da en az bilinen ülkelerden biridir israil. siyonizmden bahsedilip durulur ama ne olduğu bilinmez. israilin saldırgan dış politikasından bahsedilir ama neden böyle olduğu hakkında yorum yapılmaz.
evet, israil ortadoğunun azgın ve şımarık çocuğudur ama bunu sırf batının desteğine borçlu da değildir. hatta baktığınız zaman israil-abd ilişkilerindeki yakınlaşmalar, türkiye-abd ilişkilerindeki yakınlaşmalardan daha bile yenidir. ve israil bu coğrafyada hiç kimsenin istemediği bir devlet olarak varlığını sürdürmekte. ayrıca hiç de küçümsemeyin israili. israil, gerekirse bugün kendisine abd yerine başka müttefikler de bulabilir. ya da hiç bir müttefiki dinlemeden kendi başına da karar alabilir. hatta ilerleyen zamanlarda abd-israil yakınlaşması daha da artarsa bu durumu daha iyi gözlemleyebileceğiz.
şimdi soruyorum ister istemez. türkiye ve israil neden savaşsın? ne için savaşsın?
