Öncelikle herkesin hatırlaması gereken konu şu: Partiye genel başkan ya da başbakan seçmiyoruz; ayrıştırıcı olmayan, kurumlar arası güçler ayrılığını gözetecek ve anayasa kurallarını uygulayacak bir cumhurbaşkanı seçiyoruz. Zaten bunlar cumhurbaşkanının görevleri.
isim ilk açıklandığında ben de yanlış aday olduğunu düşündüm. Ancak Türkiye %70'i muhafazakar insanlardan oluşan ve 1950 yılından beri sağ görüşlü partilerin yönettiği bir ülke. Bu durum da Türkiye seçmeninin oy tercihini ne yönde kullandığının göstergesi, gerçekçi olmak gerekiyor. Zaten bizler 1950 yılından beri bu gerçekliği reddettiğimiz için kaybediyoruz.
Evet ben de isterdim demokrasiyi tam anlamıyla özümsemiş, özgürlükçü bir sol adayın cumhurbaşkanı olmasını. Ancak Fransa'da yaşamıyoruz, ülkemiz gerçekleri ortada. Böyle bir adayla alınacak oy en fazla %30'dur.
Son olarak chp ve mhp'nin, rte'nin 12 yıldır oyuncağı haline getirdiği muhafazakar-demokrat söylemlerini elinden alıp, rte'yi kendi silahı ile vurmayı hedeflediğini düşünüyorum.
Aday içime sinmesede, chp ve mhp Rte'ye 12 yılın golünü atmıştır. Bunu ilerleyen günlerde çok daha iyi anlayacağımızı düşünüyorum.