Konsolosluğu basmasında haklı gerekçeleri olan örgüt.
Ortadoğu'daki terör örgütlerinin genelini baz aldığınızda Türk'lerle alıp veremedikleri bir davanın olmadığını görürsünüz. (Tabi Türkiye Türkleri için söylüyorum, Türkmenler bizim kadar rahat değiller) Burada mevcut hükümetin ne kadar gereksiz ve yancı politikayla kendine düşman çektiğini, Türk konsolosluğunun basılmasıyla daha iyi anlıyoruz. Tayyip sıfır sorun diyordu, dünyayı düşman etti bize. Türk'ler için ''Peygamberimiz karışmamamız konusunda bizi uyarmıştır'' diyen IŞiD şimdi ''Türk askerinin eti lezzetlidir'' diyor. Ah be Tayyip hadi sen neyse huyun gereği boş beleşsinde ne gereği vardı bu kadar Türk insanını riske atmanın?
Suriye'de iç savaş var, kutuplar oluşturulmuş ve çatışmalar devam ediyor. E kardeşim Birleşik Devletlerin kulu olmanın anlamı ne? Savaşı kınadığını belirt, bunun için gerekli görüşmeleri yap. Böyle bir kan meselesinin tüm Ortadoğu'nun huzurunu kaçıracağını söyle. Geç köşene abiliğini muhafaza et. Zaten Türkiye'yi Ortasya dahil, Ortadoğu'nun tamamı saygın bir büyük olarak görüyor. Bizim savaş sevdalısı Kasımpaşalı bütün itibarı yerle bir etti. Platformda dinlenmiyoruz bile artık. Şom ağızlı sürekli sorun çıkartma derdinde. Biraz daha yüz bulsa Tayyip Silahlı Kuvvetleri diye ordu kuracak...
Her neyse IŞID militanlarından biri 29 Ocak 2014'te Türk Hava Kuvvetlerinin Suriye'de IŞiD saldırısının ardından açıklama yapmış. Okursanız Türk konsolosluğunu basan katillerin haklı olduğunu da anlayacaksınız.
"Allahu Ekber, Türk ordusu Ellerini Suriye'deki savaşın içine soktu. Dün Al-Rai'de Fsa'yı yenilgiye uğratırken sınıra yakın bölgede üstümüzde uçan insansız hava araçları gördük, birkaç dakika sonra ne olduğunu ancak Allah'ın bildiği bombalar başımızın üstüne yağmaya başladı. Patlamalar çok büyüktü, helikopterlerin attığı varil bombaları gibiydi. Geri çekilmemiz gerekti ve Fsa'ya karşı kazanacağımız kolay bir zafer elimizden kaçtı. Daha sonra birkaç kayanın arkasına arkasına saklandık. Güneş battı, biz her hareket ettiğimizde üzerimize yağmur gibi mermi yağdı, biz karşıda hiçbir şey göremiyorduk. Sırt üstü yere yatarken mermiler yüzümüzün üstünden geçiyordu. Star Wars filminden sahne gibiydi, önce ışıkları görüyor sonra tepemizden geçen şeylerin seslerini duyuyorduk. Resmen üzerimize fırtına gibi geliyordu. Tek yapabildiğimiz şey olduğumuz yerde yatıp atılan şeylerin üzerimize gelmemesini ummaktı.
Elhamdülillah sağsalim kurtulduk, ama bir otobüsümüz Türkler tarafından bombalandı, emirlerimizden Ebu Cafer Dağıstani şehit düştü. Fsa'ya karşı mevzi aldığımız yerdeyken, komşu ülkeden keskin nişancı ve tank ateşi beklemiyorduk. Bu küffara hiçbir zaman güvenilmemesi gerektiğinin başka bir kanıtıdır. Biz geride olduğumuz için sağsağlim kaçabildik, Allah orada kalan ve sırtını Türk sınırına vererek Fsa'ya karşı savaşırken arkalarından vurulan dostlarımıza kuvvet versin, çünkü hala oradalar. Bombardıman hala bitmiş değil. Yine de belirtmem lazım, Irak ve Şam islam Devleti, Ebu Bekir Bağdadi ve Şeyh Adnan'dan aldığı emirler doğrultusunda hiçbir şekilde Türklere saldırmaya niyetli değildir. Peygamberimizin bize hadisi, Türkleri kendi başlarına bırakmamızı söyler. IŞiD'in hiçbir askeri Türkleri hedef almayacaktır. Eğer medya ilk saldırıyı bizim yaptığımızı söylüyorsa bu bir yalandır. Eğer yalan söylüyorsam Allah hemen şimdi burada benim dilimi felç etsin. Onların uçaklarını üstümüzde gördük, bombaları onların attığına tanık olduk ve kafamızın üstünden geçen mermilerden kurtulduk, bu yüzden elimizden kolayca kazanılacak bir zafer kaçtı. ama demek ki Allah buna izin vermiyormuş."
Kasımpaşalıyı eleştirirken haklı mıyım, haksız mıyım düşüncesi size kalmış. Görünen köy kılavuz istemez. Belirttiğim gibi varsa bir savaş, en güzel yanı tarafsız olmaktır. Bu adamın sarhoş dediği ismet inönü 2. Dünya Harbine sokmadı koca vatanı. Eğer varsa adam gibi adamlar işte o yerinde adım atan inönü gibi devlet adamlarıdır. Bu omurgasızlardan bir halt olmaz.