Sizlere kendi gerçeklerimi söyleyeyim, beğenip kabul ederseniz ne ala, gereksiz muhalefeti ve ya varsa aranızda kör gözlerle hükümet yalakalığı değişir belki.
Bu grup, El-Kaide'nin bir kolu olarak kuruldu. Yalnız başındaki Ebu Bekir Bağdadi, başına buyruk bir adamdı. El Kaide bu kanadı dağıttı. Ama, sebebi radikallik değildi. Çünkü El-Kaide'nin kolu Işid, artık örgüte değil Türkiye'ye hesap vermeye başladı. Türkiye, maşası olan bu grubu besledi ve büyüttü. Arkamızdan her fırsatta vuran Esad ve Irak Kürt lideri Barzani'ye karşı Türkiye'nin elindeki koz olacaktı bu örgüt. Öyle de oldu. Suriye'de çıkan çatışmaların başında 1.000 kişilik militan grubuyla küçük bir grup olarak görülen Işid, şu an 20.000 kişiyle beraber faaliyet gösteriyor. istihbarat teşkilatımız bu örgüte para, erzak, silah ve gıda yardımlarını hiç kesmedi. Şu an ki hallerini görüyorsunz. Irak ordusunu inlerine ksıtırıp, Musul'da bayrak açar durumdalar. Bu ne demek? Bu bize gösteriyor ki, Işid artık devlet içinde devlet olmuştur, Irak kadar güçlü olmuştur. Ha bu arada, bunlar Suudi Arabistan kuklası diyenler tamamen saçmalıyorlar belirteyim, bu adamların Suudi Arabistan ile hiçbir alakası yoktur. Her devletle tabi ki münasebetleri vardır ancak, Işid Türkiye'nin kozuydu, hala da kozudur umudundayız.
Gelelim son olaylara. Bakın ben devlet adamı değilim, gerçekten neler döndüğünü de bilmiyorum. Burada sanki Başbakan danışmanıymış gibi atıp tutanlara da bir anlam veremiyorum. Siz Işid aslında kime bağlı, Türkiye'den beslendiler Türkiye'yi şunlara şu fiyata sattılar diyenleri ise hiç anlayamıyorum. Arkadaşlar devlet sırlarına nasıl bu kadar hakimsiniz? Lütfen açıklayın da biz de yararlanalım o kaynaklardan.
Bu son yapılan baskın, hepimizin aklına ilk olarak, Ahmet Davutoğlu'nun başarısızlığı, Türkiye'nin yine rezil oluşu, planları yine tutmayışını getirdi. Ama ben diyorum ki, bu kadar hızlı karar vermeyelim. Haksızsınız demiyorum, çünkü diyemem. Belki de öyle oldu, hükümetin planı elinde patladı ve Türkiye bir düşman daha kazandı. Ama ben Türkiye'nin elindeki iplerin bu kadar hızlı kaçacağını tahmin etmiyorum. Unutmayın ki bu örgütün içindeki 20.000 insanın en az yarısı, hatta büyük ihtimalle fazlası, Türkiye'nin arabulucuğu ve yardımıyla bu örgüte katıldı. Türkiye'ye sadık binlerce insan var şu an örgütün içinde.
Şimdi seçeneklerimiz şunlar;
1) Işid'in içinde Türkiye'ye bağlı değil, bağımsız faaliyet göstermek isteyen bir grubun verdiği mesajdı bu eylem.
2) Işid gerçekten Türkiye ile bağları koparmak istiyor. Ancak bakın bu çok mantıksız. Bu topraklarda Suriye senin düşmanın, Irak senin düşmanın. Arkanda Türkiye var diye sana kimse sesini çıkaramıyor. Neden böyle bir kumar oynayasın. Bu bir oyun değil. Bu örgütün tasviyesi anlamına gelir. Türkiye Irak ve Suriye nin ortasında faaliyet gösteren bir grup olarak bu 3 ülkeye savaş açarsan, yok olman an meselesidir.
3) Bu Türkiye'nin bir oyunu. Bu aklıma yatmıyor değil. Dikkat ederseniz Işid içeri girip paldır küldür götürmüyor Türkleri. Bizimkiler Türkiye'yi haber ediyor. "Geldiler, ne yapalım?" diyorlar. Karşılık vermeyin diyorlar. Bu ne demektir? Bu insanlar Türkiye'nin bilinen düşmanları değil. Şöyle düşünün, diyelim Pkk bir karakolu bastı, içindekiler geldiler "ne yapalım" der mi? Hayır. Karşılık verirler. Burada durum bu değil. Burada Işid militanlarının yaptığı eylemi ya anlayamama, ya da oyunu devam ettirme var. Kısaca ortada düşmanlık yok.
Neyin gerçek olup olmadığını ileride anlayacağız.
Türkiye için hayırlı olanın olması ümidini taşıyarak, izliyoruz bakalım.