aleviler, milliyetçiliği ya da türkçülüğü oldukça seküler mantelite içinde ve de türkçülüğün ana damarı olan islamcılık tan uzak olduğundan hiç bir zaman geniş bir yer edinmemiştir bu ideoloji içinde.
daha çok atatürk sonrasındaki mevcut düzene bağlıdır, zemini sağlam ve dinamik bir paradigmaya yaslanmaz. osmanlı da dışlandıktan ve katliamlara uğradıktan sonra, atatürk sonrası bir nebze eşitlik ve ibadet hürriyeti geldiğinden özellikle bu çizgiye sıkı sıkıya tutunurlar. lakin, genel olarak cumhuriyet sonrasında da aşağılanmaya, ikinci sınıf insan muamelesi görmeye, mezhepçi-sünni islamcıların her yönden saldırısına maruz kalmış; ancak anadolu daki biçimiyle statükoya bağlılığı da sürdürmüşlerdir.
gel gelelim süreç içinde hiç bir şey değişmemiştir; aleviler istediği kadar milliyetçi ideolojideki partilere ya da oluşumlara bel bağlasınlar; onlar yine bir biçimde alevileri kullanmaya, çantada keklik görmeye devam edeceklerdir.
oysa ki öteden beri; kürtlerle bir olsalardı, güçlü ideolojilerle değil de mazlumları savunanlarla beraber olsalardı, şimdi ve gelecek adına daha iyi bir tablo çıkabilirdi...
edit: imla
