hitler, savaştan sadece toprağını ve askerini değil, aynı zamanda gururunu, şerefini ve haysiyetini yitirmiş, çok köklü bir kültürü haiz olan ve bu yenilgiyi sindiremeyen alman halkını yeniden ayağa kaldıran bir liderdi. incinmiş alman halkına istediğini verdi. onları yeniden 'büyük bir millet' olarak tarih sahnesine çıkarma sözünü. kendisine düşmanlar yarattı: yahudiler, çingeneler ve aşağılık insanlar... bu düşmanlar, almanların üstün kabiliyetlerinin ortaya çıkmasına engel olan mahluklardı ona göre, eksiklerdi. almanların yeniden güçlenmesi için bu düşmanların bertaraf edilerek, üstün ırkın yaşayacağı yaşama alanı bulunması gerekiyordu. bunu meşrulaştırabilmek için nietsche'den tutun, gobineau'ya, richard wagner'in insanı coşturan milliyetçi operalarından, houston stewart'a kadar birçok insanın felsefî temellendirmelerinden faydalandı. nietsche'nin 'übermansch' dediği üstün insanı, alman kültür ve ruhu olan 'volk' ile birleştirecek rasyonel adımları atmak için naziler bilime çok önem verdiler. bilim, saf haliyle altın çağını nazilerle yaşamıştır. hiçbir etik ve ahlakî temel olmaksızın, sadece bilim için bilim icra edilmiş ve bu da ideolojiler doğrultusunda kullanılmıştır.
yaptıkları gösterişli eylemler, büyük bir kitle kontrolü, etkili propagandalar, insanı ikna edici yöntemler uygulamakta uzman, hitap yetenekleri had safhada olan usta hatipler, kapitalizm karşıtlığıyla milliyetçiliği, ırkçılığı, dini, sendikacılığı kendi fikirleri doğrultusunda birleştiren eklektik bir ideoloji... nazizm tam anlamıyla savaşın çocuğudur. popülisttir, ırkçıdır, kapitalist sermayenin desteğini kazanmıştır, yoksulluğu son derece aşağı çekmiştir, her ferdi bir ülkü doğrultusunda birleştirmiştir, düşmanlar yaratarak onlara tüm gücüyle saldırmıştır; ama aynı zamanda sosyalisttir, akılcı ve bilime dayalıdır, kültürel ortamı çok güzel kullanarak insanları etkilemiştir. 10 trilyon alman markının bir dolar etmediği dönemde ortaya çıkarak almanları yeniden güçlü bir millet olarak tarih sahnesine çıkarmıştır. böyle absürd bir ideolojinin, eklektik ve ne idüğü belirsiz politik bir akımın, kitleleri peşinden sürüklemesi hep siyaset bilimcileri etkilemiştir. üzerine en çok araştırma yapılan ideoloji bu nedenle faşizm ve nazizm olmuştur.
öte taraftan, hitler'in histerik bir yarı deli olduğu, aynı zamanda amerika'daki yahudi bankerler tarafından desteklenmesi de incelenmeye muhtaç olmasına rağmen, henüz buna cesaret edebilen kimse olmamıştır. biraz da stalin'in alman dış işleri bakanıyla polonya'yı işgal anlaşmasına imza koymasının ardından 'kandırdım hitler'i' diye neden bağırdığını inceleyen veya rockfeller ve rotschild ailelerinin hitler'e ölümüne para yağdırdığını da inceleseler ya... o yılın bilderger konferansında neler konuşulduğunu ya da...