Dördüncü Bölümde olaylar Şadiyenin bakış açısından anlatılır. Şadiyenin düşüncelerini, Kısa bir alışveriş sırasında ve ziyarete gelen Müşerref Hanımın gidişinin ardından geriye dönüşlerle öğreniriz. Bodrum tatilinde tanışmalarının ardından Şadiye ve Rifat evlenmişlerdir. Şadiye, Rifata bakacağının güvencesini verir ve Rifat Bülbülünü terk ederek Şadiyeye döner. Bülbülün bu duruma çok üzülür, Şadiyeye yalvarır ancak Rifatın kendisini terk etmesini engelleyemez. Baştan sakat başlayan Şadiye ve Rifatın ilişkisi Şadiyenin hayatını cehenneme çevirir. Şadiye Rifata âşıktır ancak aşkına karşılık bulamaz. Rifata baktığı için ekonomik olarak büyük sıkıntı içine düşer. Ailesi ve arkadaşları bu evliliğe onay vermezler ve Şadiyeyi birer birer yalnız bırakırlar. Bu durumda Şadiye büyük bir açmaza düşer. Daha önce yapmadığı şeyleri yapmaya başlar. Saçlarını boyatır, kilolarından endişelenmeye başlar, mücevherlere ve pahalı kürklere merak salar. Bilimsel çalışmalarına devam edemez, Rifatın aslında kendisini sevmediğini bilir ancak bunu kabullenmek istemez. Bu çıkmazın içinde Müşerref Hanıma akıl danışmayı düşünür. Çünkü Müşerref Hanım daima genç erkeklerle onlara para yedirerek birlikte olmaktadır. Para sıkıntısı da çektiği için Belkısın kendisine hediye ettiği bir resmi satmayı düşünür ve Müşerref Hanımı evine çağırır. Müşerref Hanımla olan konuşmaları Şadiye için son derece kötü geçer. Müşerref Hanım duygusuzca tavsiyelerde bulunur. Rifatı parayla tehdit etmesini önerir. Bu öneriler karşısında tiksinti duyan Şadiye resmi satmaktan da vazgeçerek Müşerref Hanımdan kurtulur ve yalnız başına içmeye başlayarak düşüncelere dalar.
Rifat, hayatını çalışmadan geçirmek isteyen eski bir futbolcudur. Son derece cahil ve kaba birisidir. Şadiyeyi sevmez ve kendisine bakması karşılığında onunla evlenir. Şadiyeyi aldatmaktadır, onunla birlikte olmamakta ve son derece kaba bir şekilde davranmaktadır. Şadiye sık sık Gökmenin Bay ölüm kötülüğü simgeliyor. Dediğini hatırlar.
Şadiye, düşüncelerinde Belkısa önemli bir yer ayırır. Eskiden en yakın dostu olan Belkısla artık görüşmemektedirler. Şadiye Belkısa karşı yoğun bir kıskançlık besler. Rifatla Belkısın bir gün beraber yemek yerken masanın altından birbirlerine dokunduklarına şahit olmuştur ve buna üzülmüştür. Üzüntüsünü Belkısa kızarak ifade eder.
Şadiye Bülbülünün üzülmesine neden olduğu için bir yandan da vicdan azabı çeker. Bülbülün, bütün bir kış Rifatla tatil yapabilmek için para biriktirmiştir ancak Şadiye Rifatı onun elinden almıştır ve Bülbülünün üzülmesine neden olmuştur.
Şadiye eve gelmeden, eskiden hoşlandığı Kerem’le ve sevgilisi Betigülle karşılaşır. Betigül Nişantaşılı sosyetik bir güzeldir. Bu durum Şadiyeyi bir kez daha üzer. Kendisinin asla böyle bir ilişki yaşayamayacağını düşünür. Keremi ve Ruşeni düşünür. Mehmetin aksine, Şadiye Ruşene inanmaz, onun dürüst olmadığını düşünür. Ruşenin kendisinin yaşıyla ilgili şakalarından dolayı ondan nefret eder.