hukuka giriş dersini yeni almaya başlamış kişi hezeyanı. tabi çocukken kafasında avukat deyince amerikan filmlerindeki "itiraaz ediyorum hakim bey" diye yerinden dramatik biçimde fırlayan bir süper kahraman imajı beliren adamlarda bu normaldir.
bak şimdi aslanım, hani demişsin ya "genel olarak hukuk fakültelerinde verilen eğitimin kanunlarin ezberlenip belli kombinasyonlarla onceden sinirlari belirtilmis sonuclara varmak oldugunu kabul edersek" diye... işte o belirli kombinasyonlar dediğin alanda, belli sınırlar içinde dediğin alanda insanların hayatları söz konusu oluyor onun farkında değilsin. öte yandan belli suça belli cezalar veriliyor diye "amaan canım, her şey yasada belli zaten, hakime avukata iş düşmüyor ki" deyip kestirip atmak da çok saçma olur. çünkü zanlının o suçu işleyip işlemediği, işlemişse hafifletici sebepler olup olmadığı, veya o suçu ne kadar işlediği vs gibi pek çok teknik detay var.
bazı hukukçular, yasalara fazla takılabiliyor. öyle ki, yasaların da yasama organı tarafından konulmuş kurallar olduğunu unutup onun haklı veya haksız bir kanun olduğunun sorgulanabileceğini unutabiliyorlar bazen. öyle hukukçulara kafam girsin! ama bunlar sadece bir azınlık. öte yandan yasama organını oluşturan bireylerin dahi yargılanabilirliğini, hükümetin yargı organı tarafından kısıtlandırılabilirliğini ele alırsan eğer, o zaman hukuk dediğin alanın ne kadar yetkin bir alan olduğunu daha iyi anlarsın.