gerçekten ekmek almaya giderken mi öldürüldü, yoksa polislere sapanla taş atarken mi ?
olaylarla hiç ilgisi olmayan masum bir 14 yaş mıydı yoksa beyni bir şekilde yıkanmış genç bir eylemci mi ?
bu sorular cevabını bulmadan değerlendirilmemesi gereken bir kişi ve durum ile karşı karşıyayız.
"ya 14 yaşında daha, neyin eyleminden bahsediyorsun" tarzı bir yaşının masumiyeti arkasına saklanma, eğer bir eylemciyse, onun eyleme yönlendirildiği gerçeğini değiştirmez, tabii kendi özgür iradesiyle ve aklıyla bunu yapmadığını varsayıyoruz çünkü henüz kanuni yönden reşit değil, 18 yaşın altında.
bu aslında bana afrika'daki çocuk askerleri hatırlattı. öldürmeye gelince takır takır, belki yetişkin bir insandan bile daha feci ve acımasızca öldürüyor. Ama herhangi bir devlet onu yakalasa ve yargılasa, 18 yaşın altında olduğundan belki hüküm bile giymeyecek ve ıslahevine gönderilecek. Veya Türkiye'de kapkaç ve hırsızlık için kullanılan çocukları hatırlayın.. tam bir iki ucu pis değnek yani. Bir yanda 14 yaşında bir ergen nasıl yüzüyor, sinemaya gidiyor, okulunda okuyor; bunları yapması gereken bir buluğ çağı insanı var. Diğer yanda ise - eğer öyleyse şerhini düşüyorum - beyni şartlandırılıp eylemlere ve sokağa salınmış bir ergen.. Ve iki model arasında da dağlar, tepeler var.
Tabii hiç bir şeyle ilgisi olmayıp yalnızca eylemciler ve polislerin çatıştığı bir bölgede yaşama şanssızlığına da sahip olabilir. Ama o zaman 14, 50 veya 32 yaşında olması fark etmez. Düşünün ki hiç bir şeyle ilgisi olmayan bir insan sokağa çıkıyor ve ölüyor. Eğer öyleyse, bu çok daha kötü bir manzara.