küçükken* başıma gelendir. dedesinin yanında büyümüş biri olarak, ölümün ne demek olduğunu zihnen tam kavrayamadığım yaşlarda başıma gelmişti. bana her şeyi ilk öğreten o olmuştu. okula başlamadan bile okuma yazma öğretmişti bana. aniden oldu;
hastaneden getirdiler, sabaha çıkamaz bari evinde teslim etsin ruhunu demiş doktor. bekliyorduk gece. teyzemler falan gelecek uzaktan, dedemde onları beklercesine bekliyordu. beni zorla uyuttular, çocuksun bu saate kadar oturulmaz dediler. kızdım biraz, biraz da üzüldüm ama karşı koyamamıştım.
sabah uyandığımda misafir odasında yerde yatıyordu, beyaz bir şey örtmüşlerdi üzerine, göstermiyorlardı bize. teyzemler yetişmiş ölmeden, onlar gelmiş az sonra vefat etmiş dedem. yalan gelir derler ya ölüm öyleydi işte kimse kabullenemiyodu. tanık olduğum ilk ölümdü.öylesine alışkın değilim ki üzülememiştim bile. anlayamıyordum zaten bir daha onu göremeyeceğimi kavrayamamıştım. gömdüler dedemi o gün. kaç sene geçti üzerinden, haliyle unutuyor insan. ölümü de ölenleri de.