ben bu yazıyı sana yazdım

entry31007 galeri
    214.
  1. Yaşanmamış daha doğrusu yaşanamamış bir hayat nasıl olur? Hayal bile edemiyorum ben. Hangimiz ederiz ki?Tek dileğim hepimizin günün birinde yaşanmamış tek bir şey bile bırakmadan ölmemizdir erken ya da geç ama sonuna kadar yaşayarak koklayarak hayatı. işte hayatını kendinden başka herşeye adamış ve aklınıza gelebilecek en ufak şeyi bile tadına vararak yaşayamamış ve şimdi göçmekte, burayı bırakıp gitmekte olan birinin aklından son geçenler. Oysa o hep aklından bi şeyler geçirmişti sessizce.ilk kez bağırarak haykırdı ve bu son oldu...

    "O kadar zamanım var mı yok mu,bilmiyorum. Deniz kudurmuş gibi üstüme geliyor beyaz köpükleriyle.Ve ben ne olacağımı kestiremeden yürüyorum kumsalda iz bırakarak. Ayakkabımın altı dümdüz ve ne kadar iz bırakacağım konusunda şüphelerim var. Oysa ki iz bırakmak için gelip gelmediğimden bile emin değilim bu kumsala. Niye yürüyorum ki durmadan? Niye sonunu bilmediğim bir yoldayım? Niye kendi seçimlerimden korkuyorum?Ya da tüm bunlar gerçekten benim seçimlerim mi?Kim verecek bu soruların cevabını bana?Bak bu da bi soru... Hayatım hayatı sorgulamakla geçti. Düşünmekten yoruldum.Ve düşünmemeyi dilemekten de.Ben istemiyorum böyle olmasını. N'olur gelmesin artık üstüme bu dalgalar.Çocuk olamadım, genç olamadım. Oysa herkesten daha küçüğüm henüz. Büyümekten korktum hep sorduklarında yaşımı yükselttiğim zamanlarda bile.Ama korkum küçükken büyümek değildi.O aklıma bile gelmezken başıma geldi. Daha fenaymış. Düşünülmeyeni düşünmek ve asla anlatamamak nedir onla tanıştım. Belki de herkes biraz ben gibiydi.Ama ben bu küçük vücudumla kendim değildim içimde.Bir söz söylemiştim birilerine, diyordum ki: "Ben bende miyim ki sorarsınız beni bana, ben nerdeyim ki sorarsınız beni başkasına... "Ben hep en çok bende ama daha çokta başkasında olmuştum.
    Farklıyım demek çok cesur geliyor ama öyleyim. Oysa ne kadar sıradan duruyorum ve beni ben yapan sadece şu an yani aslında haykırdığım tek an.
    Hep birilerine ihtiyaç duydum hayatım boyunca ve belkide bunun tek sebebi her zman içte bir yerde hep çok yalnız olmamdı.
    Ben umursamazdım.Ben bencildim.Ben her şeyimi herkese anlatabilirdim.Ben hep gülüyordum.Ben cesurdum.Ben çocuktum.Ben hep hayaldim.Ben hep öylesineydim. Oysa ben bu değildim.Ama böyle olmak zorunda kaldım.Çünkü yaşam bana ancak bu şekilde ayakta durabileceğimi öğretti.
    Şimdi dalgalar üzerime geliyor. Gelmesini istemiyorum. Yoruldum boğuşmaktan. Oysa o kadar alışkınım ki boğulup her seferinde yeniden doğmaya ve her seferinde eksilmeye.
    Böyle olmamalı.Bu defa yalnız kalamam. Boğulamam.Boğulursam doğamam eskisi gibi. Eksilmekle kalmam bu kez paramparça olurum. Yaşamak sadece yaşamak istiyorum tüm sıkıntılardan uzak,tüm dalgalardan. Biraz huzur istiyorum bu sakin kumsalda. Yürüyorum,yürüyeceğim sonsuza nereye olduğunu bilmesem de. Korkuyorum yalnızlıktan, karanlıktan,uçurumlardan ve korkuyorum yalanlardan.
    Abartmıyorum, düşünmek böyle yapıyor.
    Yaşlanıyorum ne çocuğum ne gencim artık.Bu kadar kolay mı harcanır bir hayat.Bak gördün mü korktuğum her şey başıma geldi.Ölüyorum galiba.Üstelik hiç iz bırakamadan,hiç bir şey yapamadan, neşeyi yaşayamadan. Alıp götürüyor beni şimdi ve tek izim sensin.Çünkü o kadar bensin ki,yapamadıklarım ve yaşayamadıklarım sana vasiyetim. Biliyorum sen ne kadar ben olsan da benden güçlüsün küçüğüm. Göçüyorum ve bu yaşanmamış kumsalı yanımda götürüyorum... "

    (pds) - 2006
    11 ...