dört büyükler içerisindeki şampiyon, büyük kulüp.
3 temmuz 2011' den bu yana taraftarları büyük bir sınav veriyor. kime karşı ? diğer takım taraftarları olan arkadaşlarına, dostlarına karşı. objektiflik konusunda büyük bir sınavdan geçiyorlar. bu sınavın sonucu sadece kendilerini değil, dört büyükler içerisindeki iletişim bağlarını da etkileyecek.
eskiden '' biz tek siz hepiniz '' gibi can sıkıcı, üzücü bir paranoyaya bağlanmıştı fenerbahçe fanatikleri ( dikkat çekiyorum, akıllı uslu taraftara en ufak lafım yok. ancak onların da geçirdiği sürece de değineceğim. ). 1998' de aziz yıldırım' ın başkan olmasıyla başlayan kulüpler arası antipatinin ve bağların zayıflamasının hızlanması ne yazık ki objektifliği zedelemiş, sevimsiz, rakip kulüplere kırıcı çıkışlar yapan aziz yıldırım' ın bunda payı büyük olmuştur.
3 temmuz 2011' de başlayan süreç, her şeyi daha kötü hale getirdi. kenetlenme adı altında, eskiden arkadaş oldukları rakip takım taraftarlarına sırt dönen, kırıcı çıkışlar yapan tarzlar ortaya çıkardı çoğu arkadaşımız. tüm orta noktayı bulma, anlaşmaya çalışma çabalarına rağmen çok büyük bir kopmanın gerçekleşmesine öncü oldular.
fenerbahçe aziz yıldırım değildir. fenerbahçe kökleri yayılmış, büyük bir çınardır. bu çınarı seven ve rakip kulüp taraftarları ile kuvvetli bağları bulunanların bu mesafeyi bitireceğine, yeniden barışa döneceğine inanıyorum. birbirimizi kırmak, körü körüne takım savunmak bize hiçbir şey kazandırmaz öyle ki.