türkiye'yi kutuplaşmalara itebilecek, ileri derecede riskli bir durumdur. akp hükümeti şımararak her istediğini elde eden küçük bir çocuk gibi dayatmacı tavrını bu konuda sergilemiştir. abdullah gül kişisinin ilk adaylığında da genelkurmay bir e-bildiri ile bu konuda ki hassasiyetini ortaya koymuştur. diğer siyasi partilerden bazıları bu adaylığa adeta isyan bayrağı çekmiş uzlaşma olmadığından yakınarak anayasa mahkemesine kadar başvurmuştur. netice de seçimlere gidilmiş akp bu defa mazlumları oynayarak ne hikmetse kimsenin akp ye oy vermediği bir ortamda %47 gibi bir oy oranı ile iktidarı yeniden parsellemiştir. demokrasi damarı kabaran akp ne yapmıştır? yakın zamanda kitlelerin tepkisini çeken birinin adaylığını uzlaşma aramaksızın yeniden pişirip milletin önüne servis etmiştir. artık bahaneler hazırdır nede olsa "millet istedi", "milletin sesine kulaklarımızı tıkayamayız".. en nihayetinde t.b.b.m tarafından cumhurbaşkanı seçilen abdullah gül bugün itibarı ile işbu görevi türkiye cumhuriyeti 10. cumhurbaşkanı sayın ahmet necdet sezer'den devralmıştır. bundan sonraki dönemde atılan her adımları takip edilecek olan hem akp hükümetinin hemde abdullah gül'ün işi hiçte kolay olmayacaktır. zira sınırları zorlamak değil sınır boylarına dahi yaklaşmamaları ülke selameti için iyi olacaktır. hayırlı olması temennimiz.