son yılların en keyifli derbisiydi. maça dair birkaç not yazalım ki maç bunu fazlasıyla hak etti. ersun Yanal 'ın maç sonrası söylediği gibi hakem hatalarından çok güzel futbolun keyfini çıkarmak yapılması gereken demişti. hakikaten güzel maç oldu. özellikle ilk yarıda tempo hiç düşmedi.
şimdi yazalım bir şeyler:
1)Fenerbahçe inanılmaz bi özgüvenle sağlam bir form yakalamış bunu özellikle fizik güçlerindeki üstün performanslarına dayandırmak lazım. dün ilk defa Fenerbahçe karşısında kendisine ilk dakikadan itibaren yanıt veren güçlü bir takım buldu. Beşiktaş geri adım atmadı Fenerbahçe karşısında. öne geçti. geriye düştü akabinde 2-3 önde tamamladı ilk yarıyı. ama şu var iki takım harika bir iş çıkardılar. Beşiktaş özellikle ilk 15 ve son 15 dakikada daha hakimdi. ilk yarının ortalarında fener daha derli topluydu. ilk yarıda Oğuzhan 'ın futbolu bilerek dikine oynayan tavrı Beşiktaş'ın işini kolaylaştırdı ve Beşiktaş Fenerbahçe'yi göbekten deldi. Fenerbahçe Beşiktaş'ın üzerine beklenildiği gibi kanatlardan geldi. Caner, kuyt ve Gökhan'ın etkisi sınırlıydı ki hepsi 2. yarıda Beşiktaş'ın geriye yaslanmasıyla istediklerini daha çok yaptılar.
2)ilk yarıda Beşiktaş'ın golleri yapılış olarak harikuladeydi. 3'ü için de geçerli bu!fenerbahçe'nin gollerinde az da olsa şans faktörünün de olduğunu düşünüyorum. ilk golde Tolga'nın çeldiği topun emenike'nin önüne düşmesi ve ikinci gol de atiba'nın ayağına çarpan topun Fenerbahçe'nin atağını harika olgunlaştırması gibi... gene de gollerin değerini düşüremez bu söylediklerim onu da es geçmeyelim.
3) 2. yarı eksik olmasına rağmen Fenerbahçe'nin sağlı sollu ataklarıyla başladı ve Fenerbahçe ilk yarıda tam manasıyla yapamadığını 2. yarıda Beşiktaş'ın fiziksel yetersizliği ve geriye yaslanmasıyla yaptı. sanki eksik değil de fazla gibilerdi. bunda saha ve seyirci avantajını en iyi kullanan takım olmalarının, yüksek moral motivasyonunun ve fiziksel yeterliliklerinin de payı vardı. hakikaten 2. yarı maç tek kaleye döndü. sadece son 10 dakika Beşiktaş kıpırdadı ve 2. yarıda fizik olarak düşen Oğuzhan'ın kaçırdığı net pozisyonla maç 3-3 sona erdi. Beşiktaş ilk yarıdaki reaksiyonu gösteremedi ki gösterseydi maçı alabilirdi. ama böyle bi fizik yapılarının olmadığını da söyleyelim. bu 90 dakikayı tam manasıyla çıkaramayan yapılarının üzerine gitmeli bilic. (fenerbahçe'nin harika alan daralttığını ve müthiş pres yaptığını tekrar yineleyelim)
4)gelelim hakem hatalarına. emenike sivok'a yaptığı hareketle atılmalıydı. sivok'a da bu poziyondaki tepkisi nedeniyle sarı kart verilmeliydi. bu mühim bir ilk hata. alves'in Oğuzhan'ın üzerine basması ve ersan 'a attığı dirsek sonrası atılmaması büyük bir hata. etti 2! raul meireles'in atılması doğru. necip'in atılması ikisi de birbirini çektiği için yanlış. oldu 3. büyük hata. mustafa pektemek 'in hareketi kol açık olduğundan yüzde yüz penaltı.etti 4. ramon'un pozisyonu penaltı olmaz çünkü kollar kapalı. gene kuyt'un müdahalesi faul bu da doğru. 2. yarıda hakemin takdir hatlarını fener lehine kullandığını da genel olarak söyleyebiliriz. yani alves'in maç sonu yaptığı yorum son derece saçmaydı. raul meireles karakterli adamdır bu poziyon ağır oldu yorumu komikti. tartışılamayacak bi pozisyon o. Fenerbahçeli yöneticinin hakeme yüklenmesi de ayrı saçmalık. 2 tane net kırmızı kart olacakken necip'in atılmaması gerekirken. ersun hocanın ve bilic'in maç sonu yorumları güzeldi. yalnız şu var bilic Fenerbahçe'nin fizik gücünü övüyor, beşiktaş'ta niye böyle bir güç yok! onu da cevaplaması lazım. kendisinin Beşiktaş için büyük bi kazanç olduğunu düşünüyorum.
edit: beşiktaşlı olmama rağmen oğuzhan'ın son poziyonunun gol olmamasının futbol içi bir adalet yarattığını düşünüyorum. fenerbahçe özellikle 2. yarıdaki müthiş futboluyla yenilgiyi hak etmedi.
