bu gece gördüğüm rüyayı rahatlıkla örnek olarak verebilirim:
odama bir giysi dolabı almak üzere ev arkadaşım ve bir başka arkadaşımla birlikte çarşıya çıktık. ilginçtir, mobilya alacak olmama rağmen, tuhaf bir şekilde bir giysi mağazasına gittik. fakat nasıl oldu bilemedim, tam aradığım dolabı o giysi mağazasında buldum. hem de hemencecik. o anda satın aldım. mağazadan çıkarken mağaza sahibesi hanfendiye, nedensiz bir şekilde "eleman arıyor musunuz" şeklinde bir soru yönelttim.
bana eleman aradığını, fakat bu elemanın bayan olduğunu söylediğinde ise içime bir hüzün çöktü, gözlerim doldu. bendeki bu değişimi gören mağaza sahibesi, "gel gel sen çok üzüldün, alırız belki" dedi ve birdenbire mezure ile vücut ölçülerimi almaya başladı. bunun nedenini şu an anlayamıyorum fakat rüya esnasında oldukça mantıklı geliyordu.
neyse, bu işlem de bittikten sonra hanfendi birden "arnavut kaldırımları" şarkısını söylemeye başladı yüksek sesle. ama sesi de nasıl demet sağıroğlu'na benziyor. birden kafamda şimşekler çaktı.
+ pardon, dedim heyecan içinde. siz demet sağıroğlu musunuz?
tüm içtenliği ile cevap verdi:
- evet, demet sağıroğlu'yum.
benim gibi bir demet sağıroğlu hayranının bu güzeller güzeli hanfendiyi tanıyamaması büyük bir utanç kaynağıydı. binlerce kez özür diledim, demet sağıroğlu'ndan. karşılıklı teşekkürler edip helalleşerek ayrıldık.
neden sonra ise, o kadar geçen süre zarfında niçin bir imzasını almadığım, niçin birlikte bir fotoğraf çekinmediğim konusunda kendime kızdım.