ben bu yazıyı öylesine yazdım

entry2549 galeri
    591.
  1. askorbik asitin potansiyometrik tayiniymiş. bıktım artık ben bunlardan usandım. zerre zevk vermiyor bana. beni eline alan aldığı yerden daha aşağıya bırakıyor. özür dilerim eralp söz vermiştim ama cidden salak mıyım ne? ben niye hep ağlıyorum niye? bi yolu olmalı bunun bi çıkışı olmalı artık çok sıkıldım. tam iyi oluyorum artık iyiyim derken hiç iyi olmuyorum. ben haddimi bilmiyorum ama haddimi bildiriyor insanlar. sıkıldım artık valla çok sıkıldım çok çok çok çok! ona yazık buna yazık, e ama bana da yazık. gözyaşlarıma da yazık. he bi de söylemeden edemiycem, millete çamur atıp durup da sonra kendi de aynısını yapan insanlardan nefret ediyorum. ben insanlardan nefret etmezdim ne ara böyle nefretle doldum bilmiyorum. işime gelmeyen herkesten nefret eder oldum. of yıldız sen de bu gün niye aradın ki beni. ağla ağla mahvoldun, ağlayacak adam mı yoktu başka geldin bana ağladın! bi de rüya gördüm dün gece, upuzun bir mektup elime gelmiş nasıl seviniyorum. ama mektubu yazan kişi bana asıl duygularını yazdığı kısımları karalamış en alta da değişik değişik fotolarını eklemiş. diyorum ki ben bu karaladığın yerleri okuyabiliyorum, okuyamadığımı mı sanıyorsun. hepsini de okuyorum çok da mutlu oluyorum. sonra valizimi toplayıp kaçmaya kalkıyorum evden ama kaçtığım ev benim evim değil, kaçmak istediğim yer de asıl kaçmak istediğim yer değil. sonra birden kalbim acımaya başlıyor. rüyada be rüyada! rüyada bile kalbim acıyor ağlıyorum. diyorum ki artık kaçamam, çünkü benim gönül kuşum artık kafesine geri döndü, bir başka kafese uçtu uçacak. ama sonra... neyse işte sonrasını da tam hatırlamıyorum ama inanılmaz mutsuz uyandım bu rüyadan. elim aylar öncesinden gitmemiş olan haplara gidiyor, bi tane içsem azıcık huzurla uyurum belki. ama tam bu esnada bu defa diğer arkadaşım arıyor. ya hu proglamlandınız mı noluyor bu gün size. sakın içme o hapları bak aman diyim falan diyor. ankaraya gel diyor konuşuyor da konuşuyor. ben yollara çıkmaktan, yolları kaybetmekten yoruldum artık. ümit etmek yok bundan sonra. ne zaman elimi ümitle bi şeye uzatsam o soluyor kuruyor. en iyisi yara izleriyle yaşamayı kabul etmek. nerede kalmıştık, heh askorbik asitin potansiyometrik tayini.
    0 ...