keşmekeştir. ikitelliden bakırköy istikametine gıdım gıdım geldik bugün, minibüsçü abi labirent arasında trafikten kaçan pac-man gibiydi, adam kafayı uzatıyor ileri doğru, bakıyor gidilecek gibi değil; bir sağa bir sola yalpalıyor. sonra metrobüs macerası başlayınca da, her ne kadar buharlı ütüyle bastırılmış ya da vakum makinasında vakumlanmış sucuk gibi hissetsem de kendimi o tıklım tıkış vaziyette, e-5 tarafının hali zincirlikuyu'ya doğru içler acısıydı. levent tarafına geçtiğimde de aynı durum, beşiktaş'a doğru. resmen ütopik felaket filmlerinden fırlamış gibi trafik. sanki senaryolar yazılmış, kameralar çekimde, arabalar poz veriyor.