yüreğimi sızlatan film. ve daha önce hiç bu kadar aldığım nefesten rahatsızlık duymamıştım. film deyip geçmemek lazım, hele amerika'nın oyunu deyip kötülemek hiç bir insana yakışmaz.
--spoiler--
bu izlediğim muhteşem bir belgesel aslında. yüzlerce hatta binlerce recm olayının sadece neden ve nasıl yapıldığını gösteren bir belgesel. soraya bir anne. diğerleri gibi... evet herkes ölüyor. herkes öldürülüyor. herkes ölürken ya da öldürülürken acı çekiyor. ama ellerin bağlı beline kadar bir çukura gömülmüşsün ve karşındaki onlarca insan sana taş atıyor. düşünebildin mi? empati kurabildin mi? kendini o recm edilen kadınların yerine koyabildin mi? peki... o halde biraz daha kolaylaştırayım;
o halde beklerken sana ilk taşı atanın baban olduğunu düşün? üstelik sana hakaretler yağdırarak...
sonra kocan... evlenip, 7 çocuk doğurduğun kocan. sevdiğin... sıra onda! babandan sırayı devralıp seni taşlamaya başlayan ikinci kişi kocan...
yine mi acımadı için?
kocandan sonra oğlun. 2 tane. aynı anda seni taşlamaya başlayan evlatların...