eşyalarını toparlarsın, dolabını açtığında sanki kokusu dağılır etrafa, bir rüzgar eser yüzüne... onun çok beğenip aldığın gömleği alırsın eline, hıçkıra hıçkıra ağlarsın. sesin avazın çıktığı kadar durmadan. özlersin, deli gibi..
hiç bir aşık olduğun adamı öyle özlemezsin. hiç birşey, dünya umrunda olmaz öldüğü ilk günler. sanki onun için yaşıyormuşsunda şah damarın kesilmiş son dakikalarını yaşıyormuş gibi olursun.
her an aklından çıkmaz, başka şeylerle uğraşırsın, gülmeye güldürmeye çalışırsın milleti. onun esprileri gelir aklına. boğazına düğüm saplanır, söyleyemz konuşamazsın... gözlerin yine dolar.
her gece onun fotoğrafına bakıpta uyursun, uyumadan önce öpüp koklayıp ''iyi geceler babam'' dediğin günleri özlersin. yatağında uyursun hiç uyanmak istemezsin.
adım attığın, aynaya baktığın yerde onu görürsün. taziyeye gelenler bile yüzüne baktığımızda babanı görüyoruz dedikçe onu içinde yaşatırsın.