evet, yirmi yaş dişim uzun süredir çekilmeyi bekliyordu ama askerde apse yüzünden, sivilde de sosyal güvenliksizlik yüzünden çektirememiştim. iki haftaya yaklaştı başlayalı. bir gün, sıradan ve diğerlerinden hiç de farklı olmayan bir gün bir anda, durup dururken başladı. çekileceğini bildiğimden ağrı kesici olarak majezik, antibiyotik olarak da günde üç kez augmentin kullandım. bir kutu augmentin bittikten sonra öğrendim, apseyi geçirenin antibiyotik değil analjezik antienflamatuar olduğunu. bir dostumun önerisiyle synax 550 denen hayvanı kullanmaya başladım. pek bir boka yaramadığını görünce majezik'e döndüm. neyse, gittim belediyenin sağlık ocağına, anlattım derdimi. diş hekimi şöyle bir baktı, kurcalatmıyorum tabiî, o gün röntgen olmadığından geçen perşembeye yazdı. gittim perşembe günü, çektirdim röntgeni, gösterdim diş hekimine... "alt çene yirmi yaş dişi zordur, bir de seninkinin yarısı kemikte kalmış" falan...
ilk günden sonra inceden buradayım diyen çürük bugün, az önce gene çıkarttı kafasını. and olsun ki yok böyle bir şerefsizlik. ilk anda yattığım yerden zıplattı. on saniye sonra kan ter içindeydim. hemen fazladan bir majezik salladım, bir dostumdan duyduğum şeyi yapıp aspirin'i ezip çürüğe boca ettim. şimdi biraz daha iyiyim. ama bakalım işte, perşembeye kadar sıkacağız çürüğümüzü.
sözün özü: en pis işkence yöntemlerinin bile yanında yavru kedi gibi kaldığı bir şerefsizdir. bir de bende gelip gidiyor, kim bilir kalıcı ağrıları çekenler ne bok yiyorlar.