naber? tamam bu çok samimiyetsiz oldu. o kadar şey yaşadım sayende yaşıyorum yazıyorum da naber kuru kaldı.
biraz içimi dökeyim . doldum bayağdır. güzel şeylerden başlamak istiyorum öncelikle.
eve çıktım sözlük. valla ben de şaşkınım şaka maka çıktım eve.
yurttaki idarecinin tacizleri ve yurt sıkıntıları yüzünden daha fazla duramazdım.
adam banyoyu tamir etme muhabbetine banyomdan çıkmadı dolayısıyle her sabah odamda onu görmek hiç hoş değildi.
neyse ki evi olan birini bulmam çok zamanımı almadı.
ev arkadaşım da nasıl tatlı nasıl hamarat . kafamız falan da uyuyor bakalım şimdilik hiç bir sıkıntı yok.
dün gelişimi kutladık . bomonti de geldi. çok vefalı bomonti ya. **
kafalarımız güzel olunca şarkılar söyledik lanet olsun ki ikimizin de sesinde arabesk fantazi sanatçısı yatıyor.
neyse ki kafayı çok bulmadım şahsen ciddi anlamda çabuk uçuyorum ve sarhoş olunca tuborg kapağını yüzük yapıp kendimle evlenicem en iyisi benim diyecek kadar da saçmalıyorum.
kız ingiliz dil ve edebiyatı okuyor haktan söylüyor. *
komşularımız da öğrenci yan tarafta iki kız karşı tarafta üç erkek kalıyor.
gece erkek olan komşumuz da geldi. ya bir dur fantezi yaratma hemen çocuk geldi muhabbetimizi edip sabaha karşı çardakta oturduk.
ev arkadaşım harika yemekler yapıyor hunharca yiyorum. artık göt göbek için de ayrı oda açarım herhalde.
ev alışverişi nasıl eğlenceli geldi dün anlatamam. babam bir de evi öğrenci evinden çıkarıp gelin evi gibi yaptı.
ev boş beyler bekleriz diyemiyorum ev dolu dolu çünkü.
ev boş derken eve atacağım ilk erkeği de merak ediyorum. yok yok etmiyorum ne atıcam.*
ikinci güzel habere geleyim diş tellerimden kurtuldum. sözlük çocuğumu kucağıma vermişler gibi mutlu oldum ya.
sevinçten fsm bulvarında galoşla yürümüşüm ağzım açık herkese gülüyorum falan.
artık en azından şuramı beğeniyorum diyebilicem. oley yes okey.
tüm bunların haricinde şu an odamdayım kahvem yanımda .
ama içimde bir sıkıntı var sözlük.
ve lanet olsun ki ben ne zaman bir şey hissetsem çıkar.
