ölmek en basit iştir, herkes becerebilir. ammavelakin yaşamak zordur. muz devletlerinde ne yazik ki her zaman ölümü yüceltme saplantisi vardir. ister ideoloji olsun, ister vatan millet olsun isterse ... (kafaniza göre doldurun) bunlar gebermeye değmeyecek seylerdir. çünkü insan denilen varlık bu dünyaya bir kez gelir. hamaset çağinin kapanisında ve savaslarin meydanlarda değilde masa başlarinda sanal olarak yapildiği çağimizda kimse ölmek istemiyor. kimse isteye isteye sehit olmak istemez. bir sehit ailesine gidin sorun bakalim oglunu mu geri istersin yoksa sana vereceğimiz madalyayi mi diye sordugunuz vakit verilecek cevabi herhalde siz benden daha iyi bilirsiniz
sehit kanlari ve cenazelerinde rant saglayan bir kaç odak var bunlari bilmekteyiz. ittihattci olan bu kafalar korku politiklari ile halkı dizginlemeye calismaktadalar ve türkün türkten başka dostu yoktur gibi küffar bizi isgal edicek, vatan elden gidiyor gibi aslı astari olmayan ve fevkalade tehlikeli yollara atacak maceralara sokmaktadirlar.
hemen hemen hergün gazetelerde bilmem nerede kanlari ile topraklarimi sulayan askerlerimizin haberini aliyoruz. bunlar aklimizin bir kösesine not aliniyor. şimdi bu insanlar sehit ve gazi olmasalar idi nasil bir hayatlari olacakti? belki de hayalleri vardi?
ama ne yazik ki rezil bir ülkede yasadiğimiz için kitleri kurbanlık koyun gibi gören cürümüş zihniyetin marifeti ile hergün felaketlerle karsilasiyoruz.
bana kimse zart zurt etmesin. hemen hemen hergün sehitliğin önünden geciyorum ve bir gün kapisinin boş oldugunu görmedim.
bu kitleleri kurbanlik koyun olarak gören zihniyet demokrasi islemeye basladiği ve maçalari sıkıstıgı vakit orduyu göreve çagirmakta ve ahali ile ordu arasinda nifak sokmaktadirlar.
sözün özü; tomurçuğun açmasını isteyen onu dalından koparmaz. öldükten sonra inanç kime ve neye yarar?