başını evliya çelebinin çektiği bu bölücü güruhun ilk meşalesini, hz yunus un tevhid dinine yaptığ daveti kabul eden amida-ameda adlı bayan kendi ismiyle yakmıştır. oldukça bölücü bir bayandır. asurlular da öyledir; zira bu ismi onlar da kullanmışlardır. diyarbakırdan elazığa geçerken dil tartışmaları çıkınca türk dil kurumuna çektiği bir telgrafla bu bölücülük problemine son vermek isteyen atatürk şehrin ismini diyarbakır olarak tayin ederek, 1938 yılında mezkur şehirde günümüze kadar bölücülük çalışmalarının önüne geçecek bir hayra imza atmıştır. o gün bu gündür diyarbakır da bir kere bile bölücülük faaliyeti gerçekleşmemiş ve bu ismin epistemolojik kökenini tahlil eden evliya çelebinin kemikleri asla sızlamamıştır. arap yerleşimcilerin lideri sayılan bekir adlı arkadaşın neresinin sızladığını bilmemekteyiz. bu kadim şehrimizin bakırcılık işçişiği popülasyonu hatay ve antep in gerisinde olmasına rağmen neden buranın bakır madenine izafe edilecek bir isme sahip olduğunu çözmüş kimse de bulunmamaktadır. atatürkün çağrışım ve kafiye algısnın eseridir demek bölücülük kategorisinde değerlendirilebilecek bir tahmin olabilir ama..
