(#20245532) de bekleyip de görmek istediğim bir yaklaşımdan bahsetmiştim. o da, gezi olaylarında gösterilen tepkinin, sistemin kirli çarkları haline gelmiş birtakım sektör ve kuruluş yapılarının kendilerini yeniden örgütleyeceği, yapıları yıkıp yeniden yapacağı ile ilgili bir beklenti ortaya koyması ve buna kulak verilip verilmeyeceği ile alakalıydı.
sayın orman'ın yaklaşımından hiç buralarda dolaşmadığını görüyoruz. ortalık yıkılıyor, ülke ayakta iken objektif görüntünün altında transfer haberleriyle geçiştirme çabaları. fenerbahçe ile stat konusunda anlaşabilseler, çarşı üzerinden markalaşmaya gitselerdi, hem kombine satışlarını patlatırlar hem de ürünlerden korkunç gelir elde edebilirlerdi. şimdi ne oldu, ben söyleyeyim:
artık çarşı neredeyse beşiktaş seyircisi oradadır kardeşim. maçların sonuçlarının, onu aldık-almadık transfer haberlerinin hiçbir önemi yok. dünyaca meşhur didier drogba bile muhteşem futbolculuğu ile değil, gezi parkı konusundaki tavrıyla ön planda. böyle bir durumda lionel messi'yi transfer etseniz, eski düzendeki messi oturdu, kalktı, antrenmana gitti lerle insanları tatmin edemezsiniz biliyor musunuz?
bu sene oynanan maçlarda beşiktaş artık halkın takımıdır, şişirme transferlerle değil, ruh ile yürür bu gemi. yahu beşiktaş'lının karakteri bu, çarşı da vücut bulup ülkeye mal oluyor. sen gidiyorsun bu taraftar grubuna laf sokuyorsun fikret orman!
spor siyaset yapma yeri değildir ama bir yaşam biçimdir. yaşamımız içinde siyasi gündem varsa bunu spor üzerinden ifade ederiz. r4bia ve mursi atkısı serbest ama, onlar siyaset yeri değil mi? uefa ile ilgili lobi ihtiyacı siyaset değil mi? neyi konuşuyoruz ki?
özetle, beşiktaşlı olmayı anlayamamış beşiktaş başkanıdır. bu yaklaşım uzun vadede mevki ve itibarı üzerinde etkili olacaktır.