gönüldendir sikayet kimseden bir sikayet yoktur, kahrolasi gurur ve kaybetme korkusu ile burnu cama dayayip bakmaktir sadece, bir ah edilse bu dunya tarumar hatta ve zebun olur ama yapilamaz... biryerde mi ne okumustum söyle diyordu ölmekte olan yaşlı adam 'hayatimda yaptiğim en buyuk aptallık sevdiğim kadinin gitmesine izin vermekti'
belki feydi tayfur'un sarkısında gecen sabahci kahvelerinin mudavimi olmanin nedenidir söyliyememek...
dereler tepeler uyku icinde iken zombi gibi ayakta kalip dertlerin sikayet oldugu dogan günese bile küfür edilir. bosalan kadehlere dolan dertleri sineye dolar. gerisi kirik bir musiki... bad-ı saba rüzgari eşliğinde...