yıllar yılı abi sözü baba sözü dinlemeyip malum parklarda çadırdan çadıra gezmiş, tüm lise ve üniversite yıllarını ev partilerinde, malum grupların eylemlerinde, okeyde batakta falan geçirip, iş işten geçince de aklı başına gelip "pff yaa keşke gelmeseydim bu şehre" falan diyerek memleketine geri dönmüş bir kıza kaderin cilvesine bakın ki aşık olup, üstüne üstlük tüm geçmişini bilerek gavatvari bir şekilde evlenip, ondan sonra da tamamen bir geleneği yerine getirmek adına hani ayıp olmasın diye gerdeğe girmektir.
görüyorum bazen nikah masasındaki mutlu çiftleri, ayağa kim basacak telaşları filan ne kadar da hoş. oğlanın heyecanı görülmeye değer. aşık olmuş elalemin bi tur bindirip, ikinci el ilanını sabah gazetesine verdiği karıya. gelin bir zamanlar elin adamının altında zevkten inlediği gibi bağırıyor evet diye. babacan nikah memuru yüzündeki selami şahin gülümsemesiyle gelini öpebilirsin diyor. gelinin babası kendini tutamayıp içten içe sevinç çığlıkları atıyor "oh be nasıl da yamadık defolu kumaşı enayiye" diye. annesi oğlunun mürüvvetini gördüğü için gayet mutlu ama o da her şeyin farkında aslında. böyle akrabaları falan burun kıvırarak gelmişler düğüne zaten pek kalabalık değil hani altın falan da takmıyo kimse "nasılsa 2 ay sonra boşanır bunlar" diyerekten...
velhasılı, düğün merasimi bitene kadar sabırsızlıktan neredeyse çatlayacak yeni evli çiftimiz. sonunda atlıyorlar arkasına "mutluyuz" yazdırdıkları peugeot 206'larına. yapay heyecan gösterileri başlıyor, karı folloş olmuş ama sanki bakire kız triplerinde; yüzündeki hafif tebessümle yere bakıyor. gerdek değil girecekleri, sıradan bi cinsellik işte. adet yerini bulsun, ayıp olmasın diye mutlu numaraları yapıyor erkek ilişki sırasında. aslında içi kan ağlıyor, o arabasının arkasına yazdırdığı mutluyuz yazısı yalandan ibaret. parliamentinden derin nefesler çektikten sonra avcunu kesip yorgana kanını sürüyor fedakar koca. hani yarın büyük teyzeler kontrol ettiğinde yorganda kan göremediklerinde söylentiler dedikodular falan başlamasın diye...
ne kötü akoyim ya, ne acı bişey... olmaz olsun böyle üniversiteli bayanlar...