bacısını ve kızını tayyip e peşkeş çeken profesör

entry24 galeri
    9.
  1. kadının, kaderini bir kere daha kaleme almış profesördür.

    adamın karakterine dair çıkarımları bir kenara bırakıyorum. aslında bırakmıyorum da, acil olarak değil de, geceden gündüze değil de çabuk çabuk değineyim;

    bu ülkede profesörler ve rektörler de dahil olmak üzere pek çok akademisyen zaten onurunu, şerefini, haysiyetini bir şekilde siyasi bazı çevrelerin koynuna sokmaktadır(ayrım yapmıyorum). ve bunun bir sonucu olarak da karakteristik olarak bunevi eğilimler göstermeleri gayet normaldir.

    ve fakat burada dahi kendini hissettiren "kadını metalaştırma" hali, ve "kadın üzerinde tasarruf hakkına sahip olma" durumu gariptir. bacın, senin bacın zaten ve kızın da sadece senin kızın. yoksa birey anlamında hiç bir vasfı, özelliği, niteliği, düşüncesi, kimliği olamazdı.

    sırf senin kızın olduğu için o, sırf senin bacın olduğu için o, sırf senin karın, yengen, nenen, annen...

    bundan kurtarmak lazım önce kendimizi. hayır, bu dediğim oradaki adama dair şeyler değil. "bacısını" ve "kızını" birilerine "vermeye", "göndermeye" meyletmiş adama vururken "bacısını" ve "kızını" gönderecek kadar adam olamamasından dem vurulması sıkıntı. adam, birey çünkü. ama adamı eleştirenler "topluluk" ve hatta eleştirenler+destekleyenler= toplum.

    yani demek istediğim odur ki;

    amınakoyim ben böyle insanlık tarihinin. doğru mu samet?
    0 ...