Uyandı rüzgar, telefonundan saate baktı. saat, neredeyse 6 olmuştu. duşa girmek üzereydi ki telefonu çaldı. eylem'di arayan.
+Uyandın mı canım?
-Evet, daha yeni uyandım. Duşa giriyordum aşkım.
+Tamam canım bende gelirim 1 saate kadar. Bir şey lazım mı gelirken?
-Yok canım değil.
+Kaanlar kaçta gelecekmiş?
-Onlarda 8 gibi gelir herhalde.
+Peki sevgilim, görüşürüz.
+Görüşürüz.
Duştan çıktığında etrafa baktı. Toparlaması gerekti etrafı. Hızlıca giyindi. Sağda solda biriken çöpleri topluyordu. Kapı çaldı, gelen eylem'di. Öptü rüzgar'ı. ''özlemişim'' dedi tebessümle. ''etrafı mı topluyorsun?'' diye sordu. ''evet'' dedi rüzgar. ''dur yardım edeyim'' dedi çantasını masanın üzerine koyarak. Eylem eline geçen bir yastığı rüzgar'a fırlattı. rüzgar hemen karşılık verdi. Yakınlaştılar, koltuğa oturdu rüzgar. Eylem üzerine çıktı, saate gözü kaydı rüzgar'ın. kaanlar gelmek üzereydi. Uzun bir öpüşmeden sonra kalktı eylem, rüzgar'ın üzerinden. Toparladı üzerini, tekrar öptü eylem'i. ''Kaanlar gidince devam ederiz'' dedi gülümseyerek. etraf toparlanmıştı, televizyon izlemeye başladılar. Maç izliyordu rüzgar. eylem pek sevmezdi ama bir şeyde demiyordu rüzgar'a. tam o sırada kapı çaldı. Rüzgar otomatiğe bastı. Kaan gözüktü yanında uzun, sarışın sevgilisiyle. Seviyorlardı birbirlerini üniversitede tanışmışlardı. eylem ilk kez görüyordu kaan ve sevgilisini. içeriye girdiler, sarıldı kaan rüzgar'a. Elindeki şişeleri rüzgar'a verdi. ''ne oğlum bunlar?'' ''şarap aldım, hemde en pahalısından'' dedi kahkaha atarak. ''ee, o gece ektiğimde kendimi sana affettireceğimi söylemiştim'' diye devam etti. ''gerek yoktu'' dedi rüzgar. Eylem'e sarıldı, ''iyi ki ekmişsin'' dedi gülerek.
Yemeğe oturdular. ''sen niye yapmadın?'' dedi kaan. ''yorgundum, bu akşamlık idare edin'' diye karşılık verdi rüzgar. ''iyi öyle olsun bakalım'' dedi gülerek kaan. Yemeklerini bitirdiler, salona geçtiler. kaan ve rüzgar maçı izlemeye başladı. Eylem elinde kadehlerle geldi. Masanın üzerine koydu, şarabı getirdi ardından. ''bira içelim ilk olarak biz'' dedi rüzgar. Buzdolabına yöneldi 2 tane bira aldı. Eylem kadehi çağla'ya uzattı. Eylem ile çağla koyu bir sohbete daldı. Nerede okuduklarını, hangi işte çalıştıklarını birbirlerine anlattılar. maç bitti, kadehler dörtledi. Hep birlikte muhabbete devam ettiler. kaan ile rüzgar başından geçen anıları anlatıyordu. Hep birlikte gülüp eğlendiler. Saat 12'ye gelmişti bile. Kaan çağla ile gittiği tatili anlatmaya başladı. ''siz neden gitmiyorsunuz?'' dedi rüzgar'a. Rüzgar'ın çok hoşuna gitti bu fikir;
+Bizde gidelim mi hayatım?
-tatile mi?
+evet
-ne zaman?
+bu hafta sonu
-iyi de nereye?
+çeşmeye.
