aslında hocanın sivil ve renksiz anayasa diye kasdettiği; devlet gibi düşünmeme hakkının bireylere tanındığı, ideolojik postülalara dayanmayan bir anayasadır.
atatürkçülük, 1982 anayasasının ideolojik altyapılarındandır. dehasına olan hayranlığımın ve bize bıraktıklarına olan minnetimin her geçen gün arttığı mustafa kemal atatürk'ün çeşitli söz ve eylemlerinden hareketle "oluşturulmuş", nihai planda totaliter-militer bir devlet düzeninin inşası için kullanılmış, atatürkçülükten ziyade inönücülük olarak anılması evla olan bir ideolojidir.
doğumdan ölüme kadar bu ideolojiye biat etmeniz beklenir sizden. okulda, üniversitede, askerde, işe girerken, dernek-parti kurarken, hatta rtük kanunu sayesinde televizyon seyrederken...
neyse ki o kadar da mazarrat bir ideoloji değildir. bir nasyonal sosyalizmle bi stalinizmle falan karşılaştırılamaz elbette. benim cici ideolojim...
solcu olduğundan zerre şüphe duymadığım zafer üskül'ün beyanına dönersek...
öncelikle; hiç bir yurttaş devletin ideolojisine inanmak, biat etmek zorunda değildir. hadi onu geçtim; inanmış rolü yapmak zorunda bırakılmamalıdır, bu oyunu oynamaya mecbur edilmemelidir. anayasanın dayattığı her hangi bir görüş-ideoloji, sırf anayasada yer aldığı için yasal ve meşru sayılamaz. yurtaşlarına düşünce ve ifade özgürlüğü veren bir anayasada, her hangi bir ideoloji üstün ve meşru görülemez. ki biz buna orjinal demokrasi diyoruz.
zamanlaması yanlış mı olmuştur?...sanırım öyle. fakat zafer üskül, her zaman düşündüğünü çekinmeden söyleyen bir bilim adamı olmuştur. bir milletvekilinin de böyle olması beklenir zaten. yasama meclisi, her vekilin görüşünü-fikrini hiç bir kısıtlama olmadan söyleyebileceği yegane yerdir. siyaset böyle yapılır. ki biz buna orjinal demokrasi diyoruz.