koalisyon hükümet zaten kendi içinde çatışmadaydı. bunun yanında derviş planı hükümleri, kemer sıkma politikaları birbiri ardına geliyordu ancak halkın değerlerine dokunulmuyor protesto yapmalarına izin veriliyordu. dönemin başbakanı bülent ecevit bu kasa fırlatma olayından sonra şöyle demişti:
"bu gelen kasa bana değil, açlığın ve yoksulluğun ne denli çok olduğunu göstermek için hükümetime gelmiştir. bu kasanın buraya düşmesi benim ve hükümetimin sorumluluğundadır."
bugün ise yapılan eylemleredeki insanlara yapılan terörist muamelesi aradaki farkı ortaya koymakla kalmayıp gözümüze sokar hale getiriyor.