*biletler maraton özel tribünü için 15 milyon liraydı. gayet makul bir fiyat.
*taraftar maça gayet ateşli başladı. çok duygusal anlar yaşandı. herkes birbirine "tıpkı eski günlerdeki gibi" dedi.
*kadro okunurken biraz burukluk oldu. #2026426 no'lu entrym de (bu başlıktaki 3. entry) bahsettiğim gibi defansif bir kadro vardı sahada. kadronun defansif olmasından daha kötü olan defansın göbeğinde önceki hayatında kasap olduklarından şüphelendiğim tayfun ve erdinç vardı. zaten golü onlar yüzünden yedik.
*serdar ortaç kılıklı umut bulut çok hırslı oynadı ama son vuruşları ve pas hataları saç baş yoldurttu.
*ceyhun eriş attığı gol dışında hiçbirşey yapamadı. sürekli kendini yere attı, hakeme el kol yaptı ve sonunda da sarı kartı yedi. tam anlamıyla bir artistti. onun gibi bir futbolcunun trabzonsporda yeri olmamalı.
*serkan balcı görevini yaptı iyi de oynadı ama fazla aktif bir rol üstlenmedi.
*sahanın yıldızı gökdeniz karadeniz idi. adam top çaldı çalım attı pas verdi orta yaptı. sahada basmadık yer bırakmadı. o koştukça içimiz parçalandı çünkü tek başına çabalıyordu.
Gökdeniz kendi çabalarıyla birşeyler yaparsa oluyor yoksa trabzonsporu izlemek kanal d anahaberi izlemekten daha işkenceli bir hal alıyor.
*kaleci tolga zengin (ki ilkokuldan sınıf arkadaşımdır) ile bu iş olmaz. acilen tecrubeli ve güven veren bir kaleci alınması gerek diyecem ama hasegiç'i bile alamayan bir yönetimden fazla şey istiyormuşum gibime geldi.
*takım oyunu denen şey yok. Herkes bireysel oynuyor. Kimse duracağı yeri, pas vereceği adamı bilmiyor. Bu da teknik direktörün eksiği.
*Ziya doğan bu kafayla giderse ve bu mesleği yapmaya devam ederse aç kalır. Topu ileriye taşıyacak oyuncu yok takımda ve defans kurgusu dehşetengiz. Kademeler arası bağlantı sıfır. Artı oyuna çok geç müdahele etti.
Yönetim hakkında da birkaç şey söylemek istiyorum. Tamamen isim yapmak amaçlı geldikleri bu koltukta hala oturmaları trabzonspor'a zarar veriyor. Trabzon halkının en belirgin özelliklerinden biri futboldan anlamasıdır. Bu yüzden trabzonspor'da teknik direktörlük yapmak zordur. Yöneticilik daha da zordur. Koca şehirde futboldan anlamayan toplasan birkaç kişi ancak bulursun ve bu kişiler şu an trabzonspor yönetiminde. Seçim vaatlerinden hiçbiri gerçekleşmedi. Takımda var olan yıldızların yanına yenilerinin alınması gerekirken bunlar eldekileri de satıp 10 da biri etmeyecek futbolcularla doldurdular. Maç bitimine doğru yönetim sitifa diyenlere bazı amigoların saldırması da ayrı bir düşündürücü konu. Kimin yönetimden para aldığı, yönetimin birilerini nasıl susturduğu da böylece ortaya çıkmış oldu. Beni asıl sinirlendiren konu ise insanların tepkilerini dile getirirken bu derece sert karşılık görmesi. Ülke olarak "demokrasi" denen şeyden nasibimizi almadığımız ortada.
Trabzonspor taraftarına gelince..
Dediğim gibi maça gayet coşkulu başladı fakat hakem hatalarında -bariz bir şekilde kötü yönetti maçı- sahaya su şişeleri atması hiç hoş değildi. Şişe atmanın kimseye faydası olmadığı gibi zararı bile var. ne yani şişe atınca hakem "adamlar haklı abi dur kararımı değiştireyim" mi diyecek? Biraz daha sağduyulu olmak lazım. Bunun için de eğitim şart.
Sonuç olarak trabzonspor bizleri alışılageldiği üzere bir kez daha üzdü. Hakem-makem diye bahaneler okuyabilirsiniz gazeteden sakın inanmayın. hakem taraf tutmuş olabilir ama bu trabzonspor'un bu seviyede bir takıma elenmesine mazeret olamaz. Teknik kadronun ve yönetimin değişmesi şart.
