"bilinçsiz toplumun afyonu; herhangi bir şey olabilir" şeklinde açabileceğimiz bir sözdür.
başlangıçta örnek vermek gerekirse bu futbol da olabilir, televizyon da pek tabi olabilir. karl marx'ın yaşadığı dönemlerde dünyanın karanlık gidişatı ve dinsel gelişimin toplumlarda tamamlanamamış olmasından yola çıkarak bu sözü bugün irdelediğimde ben dinden daha tehlikeli afyonlarla karşılaşabileceğimizi garanti edebilirim.
bunun en büyük örneğinin televizyon olduğunu düşündükten sonra aklıma birden internet geldi. bilgiye ulaşmak internet sayesinde ne kadar kolaylaştıysa, aynı oranda zaman öldürmek ve hatta bir suça bulaşmak da internet sayesinde gayet kolaylaştı.
din kitlelerin afyonudur evet ama zaman aşımına uğramıştır bence. marx bu sözü ancak yirminci yüzyıl sınırlarında kalacak şekilde söylediyse, yine hakkını veriyoruz kendisinin..
ancak dinin pararelinde gelişen farklı çöplükler var, bunların yaydığı gazlarla toplumsal uyuşukluğun farklı tabanlara kaymasının sebebi, din değildir. din toplumsallaştırılırsa, sonuçlarından biri olarak sivas katliamını göstermek mümkün olabilir.. ya da başka bir örnek, yahudi ırkının dinsel statüsünden dolayı silinmek istemesi de bir örnek olabilir. (farklı ve daha ağır basan sebepleri vardır mutlak ancak bu da bir kenara iliştirilmelidir)
ancak din bireyselleştirilip, inanç boyutunda ele alındığında, kitlesel bir afyondan öte bilinçli bir zehir haline gelebilir. yani iyi niyetli doktorların bir canavar yaratmasından farklı değildir, sahip olduğunu kişinin kendisi yönetir ve onu şekillendirir.
birey elindeki aspirini kötü niyetle kullanmayı kafaya koymuş ise yapacak bir şey yoktur, marx haklıdır.