bakınıyorum şöyle -direndiğim ve direnmediğim zamanlarda-
neye tahammülümüz yok?
neyi paylaşamıyoruz?
kimin yaşam alanına kim kastediyor?
kim, kimden ne istiyor?
Bir tarafta içinde -insanlığının sonucu olarak- barındırdığı özgürlük için ve özgürlük adına coşkuyla, aşkla, müzikle, dansla, zeka ve mizahla, hareketle bir arda olan insanlar...
...diğer tarafta aslında her an bu insanlarla bir arada olan ve çok tabii yaşayan ne var ki bir anda taraftarı oldukları şey- her şey olabiliyor aslında- emrettiği vakit hiç umursamadan gözü dönüp, yakıp yıkabilecek insanlar../
beyin nöronlarım ağrıyo, bir tek ben mi anlayamıyorum acaba?