tarihte temel bir ilke vardır; tarihi olaylar dönemin şartlarına göre değerlendirilir.
aksi halde atatürk' e diktatör denilmesine sebep olan mantıkla gidersek;
fatih sultan mehmet: işgalci
kanuni sultan süleyman: emperyalist olur.
dönemin şartlarına göre değerlendirmek gerekir, dolayısıyla o dönem halka sorsan hala padişahlık isterdi belki ya da nasıl diyeyim şu an seçim yapıp halka sorsan ve yüzde %51 şeriat istese şeriat mı gelecek mesela? ya da bundan 10 yıl sonra kürt nüfusu artarsa halka sorulup %51 istedi diye ülkenin adı, bayrağı değiştirilecek mi? anayasa denen şey bunun için vardır, kanunlar bunun için vardır.
o dönem de halk demokrasinin ne demek olduğunu bile bilmiyordu ki hala bilindiğini düşünmüyorum ya her neyse.
kaldı ki atatürk de insandı. yönetimde hataları olmuş olabilir, şu an olsa başka türlü şeyler yapacaktı belki. özetle; yaptığı uygulamaları eleştirebilirsin elbette, sence neden yanlış olduğunu ortaya koyarsın ama diktatör tanımı en naif tabirle terbiyesizlik olur. eleştirirken elbette bence yanlış diyebilirsin; ama yargılarken kendine kriter olarak evrensel hukuk ilkelerini ve insan haklarını baz almalısın. diyelim ki bir ülkede halk kadınların oy hakkı olmasın istiyor, sense zorla onlara da oy hakkı veriyorsun. bu diktatörlük müdür? yoksa evrensel hukukun bir gereği mi?