bu başarının en büyük nedeni bence akp'nin yürüttüğü akıllı politikadır. şöyle ki; bu ülkede fakir halkın zengin kesime göre sayısı çok çok fazladır. akp bunu göz önünde bulundurarak belediyecilikten gelen tecrübelerini de kullanmış ve alt tabakaya oynamıştır. ülke son 4.5 yılda öyle bir noktaya gelmiştir ki artık ekmek aslanın onikiparmak bağırsaklarına kadar inmiştir. bu durumda da akp yapılması gerekeni yapmıştır. yani küçükken elimizdeki tek parça kağıt 5 milyonu alıp onun yerien "bak bu daha sağlam hem de birsürü vericem" diyerek 5 tane demir 10 bin lira veren abi gibi önce halkı fakirleştirmiş ardından da yaptığı yardımlarla gönlünü kazanmıştır. seçmenin hafızası balık hafızası gibidir. son 5 yılda değil son 5 ayda ne yaptığınız seçimi etkiler. rte de bunu gözönünde bulundurarak önce işçiye ufak bir zam yaptı, ardından çiftçiye ekstra kredi verdi, en son da fındığa zam yaptı. böylece ülkenin çoğunluğunu oluşturan işçi ve çiftçi kesimin oylarını topladı.
buna karşılık chp'nin yanlış politikaları da akp'ye yaradı. baykal her konuşmasında rejimden, laiklik tehdidinden bahsetti. ancak unuttuğu şey akşam eve ekmek götüremeyen babanın öncelikli derdinin rejim olmadığıydı. maslow'un piramidi bunu açıklamakta. diğer yandan ben ne yaparsam yapayım, yanlış da yapsam asker benim arkamda düşüncesi de halkta antipati yarattı.
diğer bir etken muhtıralardır. muhtıralar haklı veya haksız sebeplerle yapılmıştır o ayrı konu ancak kararsız seçmenin ve bu sene oy kullanan 4.5 milyon genç seçmenin askerin siyasete karışmasına karşı tepkisi de ciddi bir oy kazandırdı rte'ye.
sonuçta bu halkın iradesidir ve her ne kadar benim gibi düşünenlerin hoşuna gitmese de bunu kabullenmek gerekir. eğer her iki seçmenden birisi akp'ye oy veriyorsa bu konuda birşey diyemeyiz. umarım geri dönüşü olmayan rte icraatları devam etmez.
