ben gittim. gümüşsuyu'nda yaklaşık 4 tane barikat yaptık, bir o kadar da evvelden yapılmıştı. tomaların o barikatları aşabileceğini sanmıyorum, yüzlerce kişi sağlam bir işçilik çıkardık.
gümüşsuyu'nun stada bakan ağaçlık alanlarına indik daha sonra, yağmur yağdı terli vücutlarımızın üzerine, ıslandık.
stadın ordan polis üzerimize doğru gelmeye başladı, kimsede silah yoktu, sadece slogan atıyorduk. bir anda üzerimize bombalar yağmaya başladı.
toz maskesi vardı, ben dahil çoğumuzda.
bu kadar yakından biber gazı ya da neyse, işte onu göreceğimi hiç hayal edemezdim ancak dik ağaçlık alanda ıslanmış çimlerden kaydığımız için yerlerde sürünerek, emekleyerek, tırnaklarımızı toprağa geçirerek tırmandığımız için hemen yanıma düşen bomba ile göz göze geldim, tanıştık, hal hatır sorduk birbirimize, ben fazla yüz vermedim, hadi öptüm bay diyip yoluma devam ettim.
korkmayın.
ben korkmadım. tek başınıza da gidebilirsiniz, orada herkes birbirine destek. hayatımda görmediğim kadar yardımlaşma var, maske dağıtıyorlar, aç olanlara yemek dağıtıyorlar, su dağıtıyorlar, talcidli spreylerini paylaşıyorlar.
ıslak çimlerden tek başıma dimdik bir yere tırmanıyordum, etraf mahşer yeri gibiydi, yanıma biber gazı düştüğünde saniyelik tüm gücüm çekildi, ama hiç tanımadığım ve o hengamede yüzünü dahi göremediğim insanlar beni kucaklayıp kaldırdılar, asla dönüp arkalarını gitmediler, ellerimden tutup çektiler beni. sıkı sıkı tuttular hem de.
ancak polisle yüz yüze gelmek çatışma içinde yer almak istemiyorsanız bile gidin.
orada iş gücüne de ihtiyaçlar var, barikatlar kurarken yardım lazım, çöplerin toplanması için bile gitseniz büyük destek olur.
çatışmaktan da korkmayın, ben korkmadım. üzerime bombalar yağarken o alanda durabildiğim kadar durdum.
ve fakat, sağlık durumunuzda bir sorun varsa lütfen gelmeyin.
öncelikle kendiniz için. ve oradaki insanlar için de. çünkü size bir şey olduğunda kimse sizi bırakmayacak, kendileri pahasına yanınızda duracaklar, bu fedakar insanları da korumak adına gelmeyin.
giyebileceğim tek pantolonum bombalardan kaçma faslında yırtıldı, yarın üzerime giyecebileceğim bir şey ayarlayabilirsem yarın da gideceğim ve sonraki günde ve sonraki günde. bugün bu saatte dönme sebebim de maalesef yırtılan pantolonumdur.
gidin. korkmayın.
çöp poşeti ve eldiven gibi şeyler de alın, ben oraya bir kutu eldiven ve bir paket çöp poşeti bıraktım. istiklalin hemen girişindeki sağdaki alana. siz de bırakın.
bol bol su getirin, ihtiyaç sahiplerine dağıtın.
ve bir de çok fazla sayıda araç ele geçirilmişti.
bu tarihin mimarı olun, yaşlılar ve çocuklar evde tencere tava çalsın, gençler, genç hissedenler, su çok güzel
gelsenize.