ben mutsuz kişiyim size yüzümü getirdim bu anlamda
nasıl seğirttim işte, kızmayın işte, dün o hekim dedi ki
dönünce birden yüzüme, yüzümün bu en yitik çağına
dedi ki: siz niye yoksunuz acaba ?
bilmem ki -doğrusu bilmiyorum- niye yokmuşum ben
sahi ben niye yokmuşum -öyle ya- elbette sordum ona
dedim ki - ne desem beğenirsiniz - iri bir top çekiyor gibi bilardo masasından
dedim ki, falan filan...
örneğin ölüversem şu daralmış yüreği kullanaraktan
ölüversem şuracıkta
bakınca herkes orama burama
derler mi bir ağızdan: bu ölen de kim
hey tanrım! bu ölen de kim, yani kim yaşamış kendi adına.
(...)