90larda biz çocukken, özellikle 90ların ilk yarısında sokaktan eve girmek bilmezdik. bakkaldan sakız çalmak, komşunun erik ağacına tecavüz etmek, cam şişe içindeki sütleri bakkal kapılara bıraktığında gizlice sütü açıp içmek gibi mahalleliyi deli eden huylarımız vardı..
yoldan geçen kızların eteğini açmak, mahalledeki abilerimizin kızlara aşk mektuplarını taşıyıp karşılığında çikolata kapmak gibi eğlenceli geleneklerimiz, haa birde geceleri zile basıp kaçmak gibi faydasızlıklarımız..
ne güzeldi çocuk olmak.. saklambaç oynarken komşunun evine saklanmak gibi samimiyetler vardı, topa sertçe vurup camlarını kırardık onların ki genede kızmazlardı bize, kendi çocuklarından ayrı tutmazlardı..
evet biz sokakta, ağaçların tepesinde büyüdük ve çocukluğumuzu sonuna kadar yaşadık.. mutluyum o günleri yaşadığım için..
içimde hala sokaklarda oynayan, büyümeye direnen sümüklü bir çocuk var..
dizleri yara bere içinde, üstü başı sabah tertemiz ama akşama kir çamur..