yhh Kimseye ölümü yakıştıramazsınız, düşmanınız bile olsa...
Bundan 25 gün önce başka bir hayata başladım sanki. 'Güllük gülistanlık' derler ya öyleydi her şey. Düğünüm olacaktı. 15 gün kalmıştı güya en mutlu günüme. Koşturmacalar, gün saymalar, hayallerim...
Anneler ve babalar...
Evden nasıl çıkacaktım düğün günü tek sıkıntım buydu galiba. Çok ağlayacaktım. Hele ben babama hiç dayanamazdım!
Dediğim gibi 15 gün kalmıştı. Sonra babamla hastaneye girdik kol kola. Neyimiz var bilmiyorduk. Ağrısının sebebini başka yerlere yorduk, yordular. Teşhis için gittik. '15 gün sonra çıkacağım' dedi babam. Gün saymaya başladım ben de. Babam öyle dediyse 15 gün sonra çıkar dedim hep. Saydım içimden.
3. gün yoğun bakıma alındı. Yine saymaya devam ettim, umudumu yitirmedim güya öyle gösterdim kendimi.
Sonra 4 oldu,5 oldu, 8, 9, 10 oldu... O Pazar gününü Pazartesi iyi bir şeyler duyacağım diye hayal ederek geçirdim. Ta ki yoğun bakımın kapısı açılıp doktorlar 'başınız sağolsun' deyinceye kadar.
Birisinin babası ölünce 'ya benim de babam ölse' diye bile düşünemeyen, o düşünceden hayatı boyunca uzak duran ben babasız kalmıştım bir anda. Rüya dedim, olamazdı bu, olmamalıydı. Sonra bi silkeledim kendimi. Senin annen var, kardeşlerin var, sen en büyüksün dedim. Kendimi tutmalıydım, o acıya direnebilmeliydim ben.
5 güncük kalmıştı. Yarın 11 olacaktı. Olamadı...
Yazılan buymuş dedim. Tek değildim. Annem ve 3 kardeşim vardı yanımda. Ve babamın bana son cümlesi 'birbirinizi hiç bırakmayın' dı elim avucundayken.
Ve ben halâ gün sayıyorum.
Bugün 15 gün oldu.
Çok şey öğrendim. 25 yıllık hayatımda öğrenemediğim biçok şeyi 25 günde öğrendim ben.
Anneler ve babalar... Öyle büyütürler ki çocuklarını. Onlar isterler ki kendi çocukluklarında, gençliklerinde eksikliğini çektikleri ne varsa kendi çocukları ondan mahrum büyümesin. Kendi yapamadıklarını çocukları yapsın. Uğraşırlar, didinirler.
Ve benim babam, gururum...
Doktor beni gösterip 'bu kim?' diye sorduğunda : 'O benim ilk göz ağrım, her şeyim, kızım' demişti babam 3. gün.
Biliyorum ona sorulsaydı eğer ilk göz ağrısını böyle buruk bırakmazdı babam ''Biraz daha'' derdi biliyorum. Ama sorulmaz ki... Kimse ölümünü seçemez ki...
Ben hep buruğum bundan sonra, hep eksiğim. Yaşayacak çok şey vardı daha. Ben göremeyeceğim, ama babam görecek. Yeri gelecek gülecek benimle beraber, yeri gelecek üzülecek belki ama hep yanımda olacak. Ve bigün çocuklarımın dedesi olmayacak. En çok çocukları seven babam kendi torunlarını kucaklayamayacak... Burukluğum katlanacak o zaman.
Hayat düzen bozar bazen. Her şeyi baştan kurgulamak zorunda kalırsınız.
Allah kimseye böyle bir acıyı yaşatmasın, kimse böyle sınanmasın.
Ve Allah kimseyi babasız bırakmasın...