the truman show

entry314 galeri
    171.
  1. "Peter Weir’in yönettiği The Truman Show, Truman Burbank adında bir adamın anne karnından itibaren hayatının televizyon şovu yapılmasını konu ediniyor. Yani, film içinde film… Matruşka misali…

    Film aslında çok yaratıcı bir senaryoya sahip. Bu noktada senaristi alkışlamak lazım gelir. Senarist Andrew Niccol’ün yeteneklerini, The Terminal ve Simone’den de bilmiyor değiliz, fakat yine izleyiciyi hayran bırakmayı başarmış. Yönetmeni de unutmamak gerekir ki, gerçekte ikisi birden iyi bir iş çıkarmış diyebiliriz.

    Sürûş’un “Biz Hangi Dünyada Yaşıyoruz?” isminde hoş bir kitabı vardır. Film de izleyiciye bu soruyu sorduruyor. Tamam, bütün insanlık aynı dünyada yaşıyor, fakat aslında her insanın kendine özgü farklı bir evreni mi vardır? Aslında, insan sayısı kadar mı dünya vardır? Yani, adem kadar alem mi vardır? işin ilginci, Truman’ın da mı iki dünyası var? Eğer öyleyse, Truman hangi dünyada yaşıyor?

    Truman, somut olarak her şeyin birileri tarafından dizayn edildiği suni bir dünyada yaşıyor. Sınırları, insanları, kurumları, evleri, işleri eşleri… Her şey kurgulanmış, her şey sahte.

    Peki Truman bu dünyada mı yaşıyor? Doğrusu, başlangıçta öyle. Fakat içinde bir şüphesi var. Bu şüphenin de birçok makul sebebi var. Sistemin teknik çatlakları, tekrarlar vs… Mesela, bir yağmur sahnesi vardır ki, tekrar tekrar izlemeye değer.

    Sözün özü, elle tutulur şüphelerine sahip çıkıyor Truman, ve işe geçmişi sorgulamaktan başlıyor. Daha sonra toplumu ve nihayetinde kendisini… Yani, kazandığı farkındalık bilinci, O’nu “insanın dört zindanı”nı sorgulamaya itiyor. Tabii bu zindanları aşmak kolay değil. Hele “ben” zindanını…

    Truman, kendisi dışındaki herkese göre, insanların yaşamadığı bir dünyada yaşıyor. Çünkü hayatındaki her şey birileri tarafından tasarlanmış, fakat O, bunun farkında değil. Ancak Truman’ın, insanların zannettiklerinden farklı bir dünyası var. Çünkü bir hayali var: Fiji. Hayaline ulaşması için de zindanları aşması gerek.

    Truman’ın üzerinde tahakküm kurmak isteyen zihniyet, O’nu her daim yönlendirme çabası içerisinde. Korkularını, umutlarını, kaygılarını, öfke ve sevinçlerini yönlendirmek, dizginlemek ya da kuvvetlendirmek istiyorlar. Truman da bu tahakküme başkaldırdıkça insanlaşıyor. Çünkü mezkur zihniyetin idrak edemediği bir şey var: insan. insanı tanıma problemi, Truman’ın üzerinde boş umutlara sebep oluyor. Truman’ın iradesinin, isyanının ve icatlarının farkında değiller."

    tamamı için: http://erdemligenclik.net...-hangi-dunyada-yasiyoruz/
    0 ...