idareler dörttür: dikta, meşrutiyet, cumhuriyet ve hilafet.
Hilafette, halkın oylarıyla [yahut Hazret-i Ebu Bekirin yaptığı gibi tayinle veya Hazret-i Ömer'in yaptığı gibi şura ile] muayyen vasıfları bulunan kişi, devlet başkanı olarak seçilir.
Kendisi vazgeçmedikçe veya ölmedikçe veya azlini gerektirecek bir sebep bulunmadıkça halifenin başkanlığı devam eder. [Oğlunu halife bırakmasını istediklerinde Hazret-i Ömer, (Halifelik ağır bir yüktür. Bir aileden bir kurban yeter. Oğlumun da kurban gitmesine razı olamam) buyurmuştur.]
Hilafette, biatın olması yani oyla seçilmesi cumhuriyete benzer.
Tayin ve azil yönünden meşrutiyete;
Yetki yönünden diktaya benzer.
Başkan, belli bir müddet için seçilmediğinden, Cumhuriyetten bu bakımdan da farklıdır.
''Kısacası islâmiyet, her üç sistemden de farklıdır''