- veda mektubu yazıp çatıya saklandım. annem yana döne beni aradı. bulduğunda temiz bir sopa çekti. haklıydı, dayağımı haketmiştim.
- zatürre geçirdiğim dönemlerde mendile salça sürüp deli gibi öksürmeye başladım. annem onu kan sanıp paniklemeye başladı. gerçeği öğrendiğinde hastalık mastalık düşünemeyecek kadar şoka girmişti. yediğim dayak yine tertemizdi.
- annem açık süt içirmiyordu ve bunu bilen ben yoldan geçen sütçüden süt almamız konusunda ısrarcı davranıyordum. betona yatıp bağıran çocuklardandım. annem sus payı olarak 1 lt süt almıştı. bende kazandığım zaferle "heheee nasılda süt aldırdım" havalarındaydım. sütün tepemden aşağı dökülmesiyle tüm havam sönmüştü.
- reçelli ekmeğin üzerine tuz dökmesi için anneme yalvarıyordum ama bunu mantıksız bulan annem haliyle karşı çıkıyordu. betona yatmamla betona yapışmam bir olmuştu.
- ben "saçlarımı kendim tarıycammm" derdine düşerdim, annemde okula yetiştirme derdine. ikimizin bu dertleri çoğu kez çakışır ve ortaya aile içi şiddet sahneleri çıkardı.