a. k. partisi yüzde yetmişi de alır sekseni de. ama bu a. k. partisini haklı ve doğru yapmaz. bu sadece, ülke insanının hiçbir zaman doğrudan yana olmayacağını gösterir. güç kimdeyse ona yamanmaya çalıştığını gösterir. geçmişte atatürke yamanan halk ardından menderese yamandı akabinde ordusuyla övündü sonrasında milliyetçi oldu ardından demokrasi savaşçısı oldu. şimdi de a. k. partisine yamanıyor. yarın rüzgar tersine dönerse yine atatürkçü sayısı artacaktır. mesleğim gereği yakından görüyorum. doksanlı yılların sonunda eğitim-sen üye patlaması yaşıyordu. zira iktidarın en büyük
ortağı dsp idi. şu an memur-sene bağlı öğretmen sendikası en büyük sendika. zira iktidar a. k. partisinde. toplumun temelini atan öğretmenleri böylesine yavşak olan bir ülkede toplumdaki yavşaklık sorgulanamaz. o yüzden a. k. partisinin aktif çalışanları ve sempatizanları çok da güvenmemelidir bugünkü duruma. bugün alkış tutanlar yarın ipini çekerler adamın. bir anda kahramanlıktan haine evirirler de haberin olmaz.
bu yoğun desteğin bir anda yok olabileceği aslında alkışlayanların alkışladığı konularda net olarak görülüyor. başbakan 'bedelli konusu olmaz, ben recep tayyip erdoğan olarak bunun altına imza atamam' derken de alkışlıyor 'bedelli olur' dediğinde de, 'pekakayla görüşmedik, görüşen şerefsizdir' dediğinde de alkışlıyor 'görüştük görüşüyoruz görüşecez' dediğinde de, 'akil adamlar gündemimizde yok' dediğinde de haklı buluyorlar 'akil insanlar konusu bir iki gün içinde çözüme kavuşacak' dediğinde de. kısacası bu kadar çabuk fikir değiştiren insanlarla yola çıkılmaz. çıkarsan da dikkat edeceksin. belki hâlâ rüzgar a. k. partisinden yana ama duruşu net olmayan habire ordan oraya kayan insanlarla dolu bir ülkede, hiçkimse gerçekten hakim bir güç olamaz.
