kesinlikle bu milli takımda sırıtan bir stoper değildir. hatta sırıtırsa kalitesiyle sırıtır, kazmalığıyla değil. ulan andorra maçını izlemediniz mi arkadaş? mahalle takımına karşı bile etkili bir oyun sergileyemedi bu takım. çünkü ortada takım yok. avcıdan türk milletinin gurur duyacağı bir takım kurması istenildi. o ise egosuna yenik düştü. kişisel tercihlerle takım kurdu, kimilerini küstürdü, kimilerini de şımarttı. emre gol attığında kulübede sessiz duran hamiti kaldırmaya çalışmıştı ya hani? işte o gün milli takım çoktan bitmişti zaten. kimin haklı olduğu zerre kadar umrumda değil. ama o gün gördük ki ortada bir takım yok, kendi başına buyruk oyuncular var.
bizim için motivasyon her zaman önemli olmuştur. kenarda sessizce maç izleyen teknik adamlar o yüzden bizde pek sevilmez. hocanın takımda otorite kurması lazım, oyuncuları bütünleştirmesi lazım. oynayan adam da oynamayan da niye oynadığını/oynamadığını bilmeli. bilmeli ki hocaya kızmasın. kızsa bile küsmesin. belli ki avcı bunu başaramadı.
sadece avcıda da değil suç. yönetimin karnesi zaten belli. tuttuğu dalı kurutuyor. bu takımda sadece teknik ekip değil, en baştan yönetim yeterli değildi zaten. nitekim bu basiretsizlik takıma da yansıdı. hiddink döneminde gerileyen milli takım avcı ile dibe vurdu.
şimdi tutup semihe ya da bir başkasına yüklenmek, deveye boynun eğri demeye benzer. bu milli takımın kökten değişime ihtiyacı var. elimizde çok iyi bir kadro var ve bu kadroyu en yakın üç sene sonra kullanabileceğiz. o yüzden şimdiden çalışmalara başlamamız lazım. takımı baştan aşağı yeniden düzenleyecek bir teknik kadroya, başarıyı istikrarlı bir hale getirecek yatırımlara ve en önemlisi bu süreci yönetecek, kararlarına saygı duyulan meşru bir yönetime ihtiyacı var bu takımın. aksi halde bugün semihe küfrederiz, yarın volkana ertesi gün ardaya.