--spoiler--
yillar once internette bir kizla tanistim, aylar gecti bulusulmaya karar verildi. besiktas'ta oturuyormus. ben ve bir arkadasim besiktas'a gittik. daha onceden cok basimiz yandigi icin gecerken ugrayalim havasi verdik bulusmaya. cirkin cikarsa kacicaz, yas daha kemale ermemis, bildigin serefsizin onde gideniyiz.
cep telefonu ile aradik "geliyorum surada bekleyin uzerimde pembe bir kazak var tanirsiniz" dedi. oldu dedik taniriz.
aradan 3-4 dakika gecti baktim karsidan bir sey geliyor ama ne oldugu belli degil. arkadas da aydi durumu "senin allah belani versin" diyor. dedim "olm sakin ol geciyorduk ugradik unutma"
rezalet giyimli, uzerinde pembe mi ne oldugu belli degil igrenc bir kazak, tayt, insaatci cizmesi gibi cizmeler, saclar elektriklenmenin otesine gecmis etrafa kivilcimlar saciyor, aman allahim bir garabet yaklasiyor, son 10 metre. arkadas "babaanneme gidicez" diye taktik veriyor. yalanimiz yok, babaanne besiktas'ta ikamet ediyor. kapisina kadar gideriz, hatta kiza elini bile optururuz. hazirlikli geldik.
kiz kaldirimdan indi, iyice yaklasiyor, aklimdan bin tane sey geciyor. ulan yine tutmadi, ne zaman donecek sansimiz diyorum icimden. arkadasla son taktikleri gozden gecirip sahte gulumseyi yuze oturtuyorum. kizi izmir marsiyla karsilayip mehter marsiyla hemen ugurlicaz. yapicak bir sey yok.
aramizda 2 metre mesafe var, kiz adim attikca bir seyler olmaya basladi, cozunurlugu degisti kizin. bir adim daha atti... o 10 metre ilerde gordugum kiz yok, baska biri? hemen arkasina baktim, gozden kacirinca karistirdim, baskasina bakiyoruz diye ama hayir, kiz o kiz. pembe kazak, tayt, cizmeler... ama kiyatfetler bile farkli oldu yaklasinca.
merhaba dedi, el frenini cekti kiz. yani cekmis olmali cunku bir sey carpti bize. lan ben diyeyim huri sen de afet oldu kiz, hani 10 adimda guzellesme formulleri var ya, dogru onlar, 10 adimda guzellesti kiz.
"aaaa merhaba" filan toparlanmaya calisiyorum ama kiz eblehligimizi anladi tabii. "lan ne igrenc tiplermissiniz siz" diye asagiladi bizi, sarildik birbirimize agliyoruz arkadasla besiktas'ta.
yok yok, yani yapsa hak etmistik, dedim ya o donem oldukca serefsiz bi donemimiz, toptan hak ediyoruz ama yapmadi.
napiyosunuz filan gibi sorulara cevap vermek istiyorum ama kiza dalmisim, inceliyorum, "inanilmaz degisim" dedikleri bu olsa gerek. kiyafetler harika, saclar buklum buklum, yuz bebek gibi, gozler bal rengi ama nasil bir bal, sari kizin gozleri bildigin. lan ama nasil olur? anlam veremiyorum. sag beynim kizin her seyini nasil yanlis yorumlayip amigdalama kac veya savas sinyalleri gonderir.
"eee napiyoruz gencler" dedi kiz, dedim hava soguk bi taksi cevirelim surdan. baaak! az once kaciyodun picin evladi? one attim arkadasi, arkada yanyana, ince ince parfumu yayiliyor. eee anlat diyor. taksi de sicak mi ne.
dedim arkadasi az ilerde birakicaz biz devam edicez usta...
yok yok, gulduk eglendik, yedik ictik. oyle iste. olur yani normal hep bunlar.