dün mimar sinan üniversitesi tarafından fahri doktora nişanı verilen ünlü fotoğrafçı. dünya basını kendisini istanbul'un gözü olarak bilir.
yorgun vücudu ayakta durmasını zorlaştırıyor olmasına rağmen her objektife poz verdi. konuşma yaparken bir elini yanağına koyup sanki bir arkadaşı ile sohbet ediyormuşcasına "bu şeyi niye veriyorlarsa bana işimi yapıyorum diye anlamadım ki" diyerek bir kere daha sevdirdi kendini.
en güzeli de konuşması bittikten ve verilen ünvan cübbesini giydikten sonra iki elini havaya kaldırım "meraaabaaaa!" demesiydi.
zaten imzalarken bile meraba yazıyordu ...