insanın ne kadar iğrenç bir yaratık olduğunu anlamamıza bir kez daha (malesef) vesile olan kızdır. Allah rahmet eylesin.
insan öyle bir varlıktır ki, açlıktan ölmemek için muhtaç olduğu avının başında döne döne uçan akbabaları izleyip; ıyyy çok pis hayvan şu akbabalar, hiç sevmiyorum ben bunları diyebilir.
ya da, ceylan avlayan kaplanı görüp sinirlenebilir. merhametin yok mu lan senin diye isyan edebilir zavallı kaplana. onun gözünde ceylan masumdur, kaplan ise cani. doğanın düzeniymiş, kaplanın hayatta kalabilmesi için bunu yapması gerekiyormuş diye düşünmez hiç. kaplan canidir, bitti.
ya da sırf çorak durmasından haz etmediği için doğal bozkırlara "ağaç dikme kampanyası" başlatma işgüzarlığında bulunabilir insan. hatta bunu da bir hizmet sayabilir, saydırabilir. bozkırın kendi ekosistemi varmış, orada yaşayan canlı türleri varmış vs. ilgilendirmez onu. illa yeşil olacak. doğanın rengi o çünkü. çöller kötü, ormanlar iyi. bozkır tu kaka.
aynı insanları bir trafik kazası olup da vatandaşın birisi feci şekilde ölünce, cesedin başında toplanmış bir halde bulabilirsiniz. hiç birisi yardım etme telaşında değildir, olanı biteni görme telaşındadır sadece. kimisi elinde telefonla video çeker, fotoğraf çeker mahallede arkadaşlarına göstermek için. ama akbaba kötüdür tabi, iğrençtir.
ya da aynı insanlar böyle feci bir kazayı uzata uzata, sündüre sündüre, en ince ayrıntısına kadar betimleyerek aktarabilirler izleyicilere.
yaşamak için ceylan avlayan kaplandan tiksinir insanoğlu. ama üç kuruş daha fazla kazanabilmek için böylesine elim bir vakayı, ortada hiç başka haber yokmuş gibi, sündüre sündüre anlatan medyanın ve muhabirlerin yaptığı "meslek"tir onun için. ve bunun yapılması gerekmektedir. ama akbabalar, kaplanlar kötüdür, iğrençtir, vahşidir.
