trabzon şehrinin kin ve nefret başkenti olması

entry66 galeri
    22.
  1. kin ve nefreti kendine yapılan haksızlıklar sonucu arttığı doğrudur fakat yakıştırılan statü yanlıştır, Türkiye sınırları içerisinde yazarın saydığı kötülüklerde eline su dökemeyeceği Trabzon'un önünde yaklaşık 61 şehir vardır,
    bu başlığı bir fenerli yazarın dün akşamki Aykut kocamanın yüz ifadesi ile açmış olduğunu garanti edebilirim. Siz Trabzon'un nefretini ve kinini henüz görmediniz, inşallah ta görmezsiniz, bu fuhuş falan demiş arkadaşım kulaktan dolma safsatalarla da başlık açmayın artık lütfen,
    Kendinizi o şehrin insanının yerine koymayı bir deneyin ben size özet geçeyim, objektif ve tarafsız olun alt paragrafı okurken ne hissedeceksiniz, ve siz nasıl davranırdınız bana ondan sonra durumu izah edin lütfen.

    Trabzon'un bir köyünde doğdunuz varsayalım;
    dik yamaç ve toprak yollar, yaz dahil sürekli yağmur ve çamur, kışın pencerelerinizin hizasında kar, ve soğuk, hava şartları yanı sıra sınırlı iş imkanları, kısıtlı tarım arazilerin de tarım yapmak zorunda hissetmek kendini, devletten destek beklemeden kendi imkanlarınla evinin önündeki yolun bir kısmını güzel görünsün diye beton dökmek, köy halkı kendi arasında para toplayıp cami yaptırmak, belediyenin yaptığı su deposundan kendi çabanla kendin kazarak su borusu döşemek eve kadar, ucuna belediyeden satın alınan su sayacını takmak, köyün ortasından geçen elektrik ve telefon tellerinden yine kendi imkanları ile eve tel çekmek telefonu şehre inip kayıt ettirmek elektrik kablosunun ucuna sayaç satın almak, birkaç ay üst üste fatura gelmediğinde sayacı söküp ilgili makamlara götürüp bak bakalım benim borcum neymiş diyebilmek, yiyecek ekmeğin olmasa da ilk önce borcunu ödemek sonrada Trabzonspor maçına gitmek, gelmiş geçmiş hiçbir Trabzonlunun devlet bize yardım etsin dememesi, sizi kalkındıracağız diyen devlete baş kaldırmak, doğa dengemizi bozmayın sizden bir şey istemiyoruz demek, ve en önemlisi seni hayata bağlayan tek unsur Trabzonspor, bir evde, bir köyde, bir ilçede, kısaca Trabzon da herkes sus pus ve mutsuz ise o gün bil ki Trabzonspor yenildi, yıllarca şampiyonluk göremeyen bu şehir 1996 da intihar eden 3 genç kardeşine şampiyonluk gitti diye kalp krizi geçiren amcasına bu kadar üzülmedi, 1996 da ki kayıp becerisizlik ti belki belkide şansızlık ama 2010 öyle değildi, becermişti bu sefer, bu sefer şansın senden yanaydı, şampiyon olamadığına öfkeli değil bu insanlar anlamıyorsunuz, şampiyon olamadı diye kızgın değil bu insanlar, ortada hak var ortada hukuk var kupa alamadık diye öfkeli değiliz, bizim öfkemiz hakkımız yenildi diye, bizim öfkemiz adalet yok diye bizim öfkemiz hak, hukuk, insanlık, kardeşlik, futbol ayaklar altına alındı diye.

    elinizi vicdanınıza koyun şunu düşünün, bir başkan var bir yıl şikeden dolayı hapis yattı ve şartlı tahliye oldu, bir takım var adalet onu suçlu buldu ve haksızlık yaptığını açıkladı, ve bir ülke düşünün adaletinin verdiği kararı vermeyen bir federasyona sahip, boş verin uefayı, cası, insan hakları mahkemesini teferruatı boş verin siz olsaydınız ne yapardınız?

    iyiler sadece filmlerde kazanır, iyiler gerçek hayatta hep kaybedendir, çünkü adil dövüşürler.
    0 ...