sanatçıların halka rağmen halk için siyasi mesajlar vermesi ( verebilmesi ), siyasilere yön verme çabaları takdire şayandır. müjdat gezen, levent kırca, ali poyrazoğlu, zeki alasya gibi, sanat yaşamı boyunca komedi veya komedidram dalında hayatiyet bulan sanatçıların, toplum tarafından daha ciddi görülen dallarda sanatını icra eden sanatçılardan daha bir gayretle bu işe soyunmuş olmaları, insanın aklına bu kişilerin " aslında biz de ciddi ciddi düşünen insanlarız. bizim de belli bir siyasi duruşumuz var, dünya görüşümüz var. ama komiklik yaparken bunu size tam olarak yansıtamadık. tumturaklı yapıtlara imza atan diğer sanatçılar kadar bizi fazla kaale almadınız bu yüzden " diye düşündükleri savı geliyor.
toplumca belli bir saygınlık kazanmış sanatçıların sadece sorulduğunda ve laflarını da seçerek siyasi söylemlerde bulunmaları, bu koca koca komik adamların ise her mikrofonda, her sahnede, her ortamda, davette, festivalde, tv ekranında hakarete varacak kadar sözler sarfetmeleri başka neyle açıklanabilir ?
" ey halk, aslında biz sandığınız gibi, birer şebelek değiliz " deme gayretindeler mütemadiyen.