- ne var! hiç de öyle, basının önünde hava-filan da atmamış adam.
"abi!" demiş adama, elinin tersiyle itmemiş, saygı göstermiş, sonra "benim zaten ferrarim var" demiş "daha fazlasına ihtiyacım yok! kanaatkar adamım ben!" gibilerinden.
muhabir desen, zaten gün boyu ünlülerin kıçında kerme gibi! üstelik, o garibim piyangocuyu tutup adamın üzerine salanlar, kendilerine haber yaratan şarlatanlar da yine o haberciler değilse, anırırım ben!
yalansa-yalan deyin! bunların topu yavşak! fındık kadar beyinleriyle vicdan sömürüsü yapıp halkın nezdinde popüler olma gayretindeler.
sen, o eşek ölüsü kamerayı sokak aralarında hayatın boyu bir hamal gibi taşır, başka da bir baltaya sap olamazsın! o fındık beyninle, yaptığın-yapacağın bu kadar işte!
sakın! "düşünür mü?" demeyin. zinhar düşünmez sonrasını, "yazık lan adama! ben bunu yapıyorum ama binlerce kişi günahsız yere diş biler, küfür eder, vebal altında kalırım" demez. varsa-yoksa, ahmet'i-mehmet'e, ayşe'yi-fatma'ya düşürüp sansasyon yaratsın da meşhur olsun!
adama dersin ki, "ulan amk. ibnesi, ne işin var lan! kömürlüğün içinde" sadece yüzüne yavşakça gülümseyen otuziki diş görürsün, yüzü görünmez, yoktur çünkü.
- el-netice, yuvarlakların mesleğidir paparazi muhabirliği, köşeli adam bu işi yapmaz!
